BOOT in Turkish translation

• bot
• çaylak
• boot
• ayakkabı
• ayak
• tekme
• çizmesi
• bagajı
• önyükleme
• acemi
• bir postalımı

Examples of using Boot in English and their translations into Turkish

Go get him, Boot. What's your name?
Adınız ne? Yakala onu çaylak.

Boot catalog.
Önyükleme kataloğu.

It's night-time at this boot camp in Utah.
Utahdaki bu acemi kampında gece.

You wanna be an ass or you wanna be a boot?
Kıç olmak mı yoksa tekme olmak mı istersin?

The master's boot. You can't even imagine.
Efendinin çizmesi. Hayal bile edemezsin.

Boot polish, binoculars,
Madam. Ayakkabı boyası, dürbün tüfek

All right, all right. Open the boot.
Bagajı aç. Tamam, pekâlâ.

Let's go, Boot. Yeah, well, traditional clearly isn't working out.
Evet ama geleneksel şeyler şu an işe yaramıyor… Gidelim çaylak.

She's put the whole system in boot mode.
Bütün sistemi önyükleme moduna geçirdi.

But it's against the rules at boot camp.
Acemi kampı kurallarına aykırı.

Nice boot, skin man. Yeah.
Güzel tekme, dostum. Evet.

So am I. It took me 10 minutes to buckle up one boot.
Bir postalımı bağlamam 10 dakikamı aldı. Ben de.

Ma'am. Boot polish, binoculars,
Madam. Ayakkabı boyası, dürbün tüfek

But not bulletproof, as it turns out. Open the boot.
Bagajı aç.- Yapma ama.

Oregon boot.
Oregon çizmesi.

We ain't playing dress-up here, Boot. I'm gonna get past this.
Bunu atlatacağım. Burada oyun oynamıyoruz çaylak.

A hard-disk boot image has to contain a single partition.
Sabit sürücü önyükleme görüntüsü tek bir bölüm içermeli.

You have no right looking happy in boot camp.
Acemi kampında mutlu görünme hakkın yok.

Or boot camp hall.
Tekme kampı da denilebilir.

It took me 10 minutes to buckle up one boot. So am I.
Bir postalımı bağlamam 10 dakikamı aldı. Ben de.