DIDN'T KILL in Turkish translation

['didnt kil]
['didnt kil]
öldürmedim
to kill
murder
öldürmedi
to kill
murder
öldürmedin
to kill
murder
öldürmediğini
to kill
murder

Examples of using Didn't kill in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
But I will tell you what didn't kill her… Smoking.
Ama kızı öldürmeyen bir şeyi sana söyleyebilirim… tüttürmek.
They didn't kill him, and he didn't kill the girl.
Onu öldürmediler ve O da kızı öldürmedi..
The fall didn't kill him, you see.
Sonbahar onu öldürmediler, görüyorsunuz.
If the cops didn't kill me this time… they will next time.
Polisler beni bu sefer öldürmediler… ama gelecek sefere öldürürler.
We want to make sure one of them didn't kill him.
Fisherı onlardan birinin öldürmediğinden emin olmak istiyoruz.
Even if the anomalies didn't kill us, there's scavs, militias.
Fırtınalar bizi öldürmese bile, yağmacılar, silahlı milisler var.
If you didn't kill others… why would they come and kill you?
Eğer sen öldürmediysen neden seni öldürmeye çalışsınlar?
I know Donnie didn't kill Jessica the same way I knew her body was in his pond.
Donnienin Jessicayı öldürmediğine O cesedin gölde olduğunu bildiğim kadar eminim.
It means the grounders didn't kill Wells.
Wellsi dünyalıların öldürmediği anlamına geliyor.
You know I didn't kill him, Vigot.
Onu benim öldürmediğimi biliyorsun Vigot.
Okay, if you didn't kill him, who did?.
Tamam, onu sen öldürmediysen, kim öldürdü?.
If you didn't kill her, what are you hiding?
Onu sen öldürmediysen, ne saklıyorsun?
But I sure as shit didn't kill him.
Ama onu öldürmediğimden oldukça eminim.
You didn't kill my father, Mr. Bohannon.
Babamı siz öldürmediniz Bay Bohannon.
If you didn't kill him, then who did, sir?
Eğer onu siz öldürmediyseniz kim yaptı, sir?
If you didn't kill your wife, then why the self-punishment?
Karını sen öldürmediysen kendine verdiğin bu cezanın sebebi nedir öyleyse?
In the end, I'm the only one who didn't kill anyone.
Sonunda, Birini öldürmeyen tek kişi benim.
Yeah, if you didn't kill him, then who did?.
Evet, peki eğer sen öldürmediysen o zaman kim yaptı?
Are you sure, you didn't kill this fellow,?
Şu Bartley herifini öldürmediğinden emin misin?
And they didn't kill him, at least not intentionally.
Ve onu öldürmediler, en azından isteyerek.
Results: 2817, Time: 0.0435

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish