Examples of using Don't have time to explain in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
I don't have time to explain everything now.
I don't have time to explain everything to you.
That part, you won't believe, and we don't have time to explain.
O meseleye inanmazsınız, ve bizim de açıklayacak zamanımız yok.I don't have time to explain this to you.
Bunu sana açıklamak için zamanım yok.Mary, I don't have time to explain.
Mary, bunu açıklayacak zamanım yok.I don't have time to explain.
Açıklamak için zamanım yok.I don't have time to explain all of physics to you.
Fiziğin tamamını sana açıklayacak zamanım yok.Look I don't have time to explain this to you right now.
Bak, şuanda bunu sana açıklayacak zamanım yok.I don't have time to explain.
L açıklamak için zamanımız yok.I don't have time to explain.
Bunu açıklamak için zaman yok.I don't have time to explain this to you right now.
Şu an bunu açıklamak için zaman yok.We don't have time to explain, we just need to talk to him, okay?
Açıklayacak zaman yok. Sadece onunla konuşmalıyız. Tamam?We don't have time to explain.
Açıklama için zamanımız yok.I don't have time to explain.
Bak, açıklayacak zamanım yok.I don't have time to explain.
Anlatmak için zaman yok.I don't have time to explain now.
Şu anda açıklamaya zamanım yok.I don't have time to explain everything to you, Hal.
Her şeyi sana açıklayacak kadar zamanım yok Hal.I don't have time to explain.
Açıklama yapmak için zamanım yok.Later. I don't have time to explain.
Açıklamaya vakit yok.- Sonra!I don't have time to explain.- Later!
Açıklamaya vakit yok.- Sonra!
