EXTERNAL in Turkish translation

• dış
• haricî
• harici
• dışarıdan
• dıştan
• dışsal
• dışarıda
• dışardan
• dışında
• dıştaki
• dışarıyla

Examples of using External in English and their translations into Turkish

Switching to external power!
Haricî güce geç!

The external enemy serves to strengthen internal power.
Dıştaki düşman içteki gücün yükselmesine hizmet ediyor.

Initiating external lockdown.
Dışarıyla tecridi başlatıyorum.

Jettison external power plugs!
Haricî güç kablosunu çıkarın!

No power to main systems, no access to external communications or navigation.
Ana sistemde güç yok, dışarıyla iletişim ve yer bildirimi erişimi yok.

I don't have an external battery.
Haricî bataryam yok.

External communications are for Warehouse business use only.
Dışarıyla iletişim yalnızca Depo meseleleri için kullanılabilir.

internal, external or hidden.
dahilî, haricî ya da gâip olanlardan.

T-80s can mount three large external fuel drums to extend their range.
T-80 tankları genellikle menzillerini uzatmak için büyük haricî yakıt depolarıyla görülürler.

External security is in position.
Dışarıdaki güvenlik yerini aldı.

The task of the external group is to communicate with the team in there.
Dışardaki grubun görevi içerdeki ekiple iletişimi sağlamaktı.

We're examining the evidence from O'Connor's apartment, including the external drive you located, Supergirl.
OConnorın dairesindeki delili ve bulduğun haricisi diski de inceliyoruz, Supergirl.

And how do we control the external?
Dışarısını nasıl kontrol ederiz?

External export complete.
Harici dışa aktarım tamamlandı.

References====External links==*Kepler-16(AB) at The Extrasolar Planets Encyclopaedia.
Kaynakça====Dış bağlantılar==* Kepler-16( AB) at The Extrasolar Planets Encyclopaedia.

External temperature 5,000 degrees.
Yüzey sıcaklığı 5.000 derece.

It is the recommended treatment in those with a thrombosed external hemorrhoid if carried out within 24-72 hours.
Saat içerisinde gerçekleştirilirse tromboz eksternal hemoroid olan kişilerde önerilen tedavidir.

External and middle ear, opened from the front.
Burun ve Nazal Kavite External and orta kulak, önden açılan kısım.

The belief in an external world independent of the perceiving subject is fundamental to science.
Algılayan kişiden bağımsız bir dışsal dünyanın varlığına inanmak, bilimin temelini oluşturur.

External tank is at flight pressure.
İç tank, uçuş basıncında.