INTERACTIONS in Turkish translation

[ˌintə'rækʃnz]
[ˌintə'rækʃnz]
etkileşimler
interaction
interplay
non-interacting
interactivity
to be interacting
ilişkiler
relationship
affair
connection
intercourse
relate
relations
get involved
association
have
link
etkileşimleri
interaction
interplay
non-interacting
interactivity
to be interacting
etkileşim
interaction
interplay
non-interacting
interactivity
to be interacting
etkileşimi
interaction
interplay
non-interacting
interactivity
to be interacting
arasında
call
search
break
and
sometime
recess
dial
intermediate
way

Examples of using Interactions in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Our interactions have never been entirely normal, agreed?
Bizim etkileşimlerimiz zaten hiç normal olmadı. Sen katılmıyormusun?
Rossi's group focused on the use of cloud chambers to study their properties and interactions.
Rossinin grubu özelliklerini ve etkileşimlerini incelemek için bulut odalarının kullanımına odaklanmıştı.
You will have one job, and that is to discreetly observe our interactions.
Bir işiniz olacak, Ve bu da etkileşimlerimizi dikkatle gözlemlemektir.
Since mesons are composed of quarks, they participate in both the weak and strong interactions.
Mezonlar kuarklardan oluştuğundan hem zayıf hem de güçlü etkileşime katılırlar.
Interactions with proteins==All the functions of DNA depend on interactions with proteins.
Proteinler ile etkileşim ==DNAnın tüm işlevleri onun proteinlerle olan etkileşimine bağlıdır.
They remain massless and are responsible for the long range interactions.
Bunlar, kütlesiz kalırlar ve uzun mesafe etkileşimlerinden sorumludurlar.
How many interactions have you participated in since we last talked?
Son konuştuğumuzdan bu yana kaç etkileşime dahil oldun?
As the case continues, there will be more interactions.
Dava ilerledikçe onunla daha fazla etkileşime geçeceğim.
And then you need smartly designed interactions.
Ve sonra akıllıca tasarlanmış etkileşime ihtiyacın var.
The machine itself has 89 distinct interactions.
Makine kendisi 89 farklı etkileşime sahip.
It is one of 12 theoretically possible interactions.
Teorik olarak olası 12 etkileşimden biridir.
Induction or inhibition of these enzymes can cause drug interactions.
Bu enzimlerin induksiyonu veya inhibisyonu, ilaç etkileşimlerine yol açabilir.
One imagines that these diagrams depict the paths of point-like particles and their interactions.
Kişi bu diyagramların nokta benzeri parçacıkları ve etkileşimlerini tasvir ettiğini hayal eder.
She's there to help you with problem-solving, financial, social interactions.
Sana sorunların çözümünde, finansal ve sosyal etkileşimlerde… yardımcı olmak için yanında olacak.
Will change the shape of my heart. Interactions with others and the passage of time.
Kalbimin şeklini değiştiriyor. İnsanlarla olan etkileşimim ve geçen zaman.
In order to make them sociable requires a tremendous effort. I find that polishing my interactions.
Yaşamın gereklerine uydurmak için çok çaba harcamalıyım Öğrendim ki etkileşimlerimi sosyal.
As the case continues, there will be more interactions.
An8} Dava devam ettikçe daha fazla ilişkimiz olacak ve.
So it is developed out of the interactions.
Bu yüzden etkileşimlerden geliştirilmiştir.
Our interactions have never been entirely normal, agreed?
Normal olmadı. Sen katılmıyor musun? Bizim etkileşimlerimiz zaten hiç?
Our interactions have never been entirely normal, agreed?
Normal olmadı. Aynı fikirde değil misin? Bizim etkileşimlerimiz zaten hiç?
Results: 416, Time: 0.0577

Top dictionary queries

English - Turkish