NEEDS HELP in Turkish translation

[niːdz help]
[niːdz help]
yardıma ihtiyacı var
yardıma muhtaç
yardima ihtiyaci var
needs help
yardım lazımmış
yardımınıza ihtiyaç
ettirmek mi istiyor
yardima ihtiyaci

Examples of using Needs help in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Sheila. Officer needs help. Tom!
Sheila! Memurun yardima ihtiyaci var. Tom!
All units, officer needs help, 341 Abrams.
Tüm birimler, memur yardım istiyor, 341 Adams.
Maurizio needs help!
Maurizioya yardım gerek!
Peter needs help now, right now!
Hemen yardım lazım, Bellamy!
There's a woman, the woman needs help.
Kadının yardıma ihtiyacı var.
CCPD needs help downtown.
CCPDye şehir merkezinde yardım lazımmış.
You think that Kitty needs help above and beyond my mentorship.
Kittynin yardima ihtiyaci oldugunu dusunuyorsun benim akil hocaligimin uzerinde.
Denna, I can think of no one who needs help more than you.
Denna senden daha çok yardıma muhtaç biri aklıma bile gelmiyor.
Someone needs help.
Biri yardım istiyor.
What?-Please, my brother needs help!
Lütfen, kardeşime yardım gerek!- Ne?
A girl needs help.
Kizin yardima ihtiyaci var.
There is a woman that needs help.
Kadının yardıma ihtiyacı var.
We have one of your people here who needs help! Look!
Bakın! Burada yardımınıza ihtiyaç duyan bir insanınız var!
Otis needs help.
Otise yardım lazım.
Your mother needs help in the kitchen.
Annene mutfakta yardım lazımmış.
How are we supposed to live with this? Knowing that someone out there needs help?
Dışarıda yardıma muhtaç onca insanın varlığından haberdarken nasıl yaşayabiliriz ki?
Please, my brother needs help!- What?
Lütfen, kardeşime yardım gerek!- Ne?
Needs help. He might fit in eventually to the parks.
Yardım istiyor. En sonunda parklar için düşünebiliriz.
Look, we have one of your people here who needs help.
Bakın! Burada yardımınıza ihtiyaç duyan bir insanınız var!
That black boy needs help or he's not gonna make it.
O siyah çocuğun yardıma ihtiyacı var, yoksa başaramayacak.
Results: 875, Time: 1.168

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish