REFINERIES in Turkish translation

[ri'fainəriz]
[ri'fainəriz]
rafinerileri
refinery
rafineriler
refinery
rafinerilerine
refinery
rafineri
refinery

Examples of using Refineries in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
A friend of mine worked in one of his refineries.
Bir arkadaşım onun rafinerilerinden birinde çalışıyor.
seven oil refineries….
yedi petrol rafinerisi.
What would happen-- hypothetically-- if someone were to shut down the refineries?
Ne olur varsayımsal olarak eğer birileri rafineriyi kapatacak olursa?
Seriously? A friend of mine worked in one of his refineries.
Cidden? Bir arkadaşım onun rafinerilerinden birinde çalışıyor.
Pacific Refineries, mostly.
Çoğunlukla Pasifik Rafinerilerinde.
Then their priority is to secure our pipelines and refineries.
O zaman öncelikleri bizim boru hatlarımızı ve rafinerilerimizi güvenceye almak olacaktır.
The move was clearly taken with a view to eventually privatising the company and selling the refineries.
Hareket, zamanla şirketin özelleştirip rafinerilerin satılacağı şeklinde algılandı.
They essentially control numerous oil fields and several refineries.
Birçok petrol sahasını ve rafineriyi yöneten insanlar bunlar.
I'm going to recommend shutting down refineries four, five and six.
Rafinelerden dört, beş ve altının kapatılmasını tavsiye edeceğim.
Do all the refineries hidden in the country of Punta Raisi belong to Tano?
Punta Raisi kırsalındaki tüm gizli imalathaneler Tanoya mı ait?
Industry will have been destroyed, oil refineries will have been destroyed, Industry.
Endüstri ve petrol rafineleri yok edilmiş olacak. Endüstri.
Industry. Industry will have been destroyed, oil refineries will have been destroyed.
Endüstri ve petrol rafineleri yok edilmiş olacak. Endüstri.
Enter. Oil refineries in the bottom… Yeah?
Gir. Yağ rafineleri en altta… Evet?
Enter. Oil refineries in the bottom… Yeah?
Evet? Gir. Yağ rafineleri en altta?
Workers at major facilities such as refineries, shipyards, harbours,
Eyleme rafineriler, tersaneler, limanlar, çelik fabrikaları
And other booming businesses opened along the growing waterfront. Soon, docks, shipyards, refineries, mills.
Sonra da tersaneler rafineriler, değirmenler… ve diğer süper işletmeler açıldı bu büyüyen sahil kenarında.
Experts had placed the Serbian company's true value at 2.2 billion euros, which included two refineries and 400 gas stations and other considerable assets.
Uzmanlar, iki rafineri ve 400 benzin istasyonunun yanı sıra önemli miktardaki diğer varlıklarla birlikte Sırp firmasının gerçek değerini 2,2 milyar avro olarak belirlediler.
Along the growing waterfront. Soon, docks, shipyards, refineries, mills, and other booming businesses opened.
Sonra da tersaneler rafineriler, değirmenler… ve diğer süper işletmeler açıldı bu büyüyen sahil kenarında.
According to Reddington's source, the trucks make regular runs… to Kirk's refineries. How?
Reddingtonın kaynağına göre… tankerler Kirkün rafinerilerine düzenli olarak gidiyor. -Nasıl?
oil refineries, chemical plants
petrol rafinerileri, kimya tesisleri
Results: 135, Time: 0.052

Top dictionary queries

English - Turkish