TIME TO KILL in Turkish translation

[taim tə kil]
[taim tə kil]
öldürme zamanı
öldürecek zamanım
öldürme vakti
öldürüp bıçağı lavaboya koyacak kadar zamanın
öldürme zamani
zaman öldürmem
zaman öldürmeye
zaman öldürebiliriz

Examples of using Time to kill in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
I got some time to kill. Yeah.
Evet. Ben de zaman öldürmeye çalışıyordum.
Uh… no. when it was time to kill. We failed because I hesitated.
Başarısız olduk çünkü, öldürme vakti Hayır. geldiğinde tereddüt ettim.
Okay, Neptune, time to kill.
Pekala Neptün, öldürme zamanı.
I don't have time to kill myself that slowly.
Dinle kendimi böyle yavaşça öldürecek zamanım yok.
Should take another 24 hours which means we have got time to kill.
Bu demek ki, biraz zaman öldürebiliriz.
Time to kill my brother.
Kardeşimi öldürme vakti.
Time to kill a mountain man.
Bir dağ adamı öldürme zamanı.
Come on, time to kill some wolves.
Hadi, kurt öldürme vakti.
Think it's time to kill for our women.
Bence artık kadınlarımız için öldürme zamanı.
Time to kill this fucker.
Bu pisliği öldürme vakti.
Kill. Kill. Time to Kill.
Öldür! Öldür! Öldürme zamanı!
Time to kill the JSA again.
Tekrar JSAi öldürme vakti.
You think I got some time to kill?
Seni öldürmeye zamanım kaldı mı sanıyorsun?
If you got time to kill.
Öldürmeye zamanınız varsa.
Did he have time to kill her?
Onu öldürecek zamanı var mıydı?
It's time to kill the cowboy.
It takes time to kill them.
Onları öldürmek zaman alıyor.
Kill. Kill. Time to Kill.
Öldür! Öldürme zamanı! Öldür!
Kill. Time to kill. Kill!.
Öldürme zamanı! Öldür! Öldür!.
Kill. Time to kill. Kill!.
Öldürme zamani! Öldür! Öldür!.
Results: 97, Time: 0.0638

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish