WAS LOCKED in Turkish translation

[wɒz lɒkt]
[wɒz lɒkt]
kilitliydi
lock
key
lockdown
padlock
linchpin
kapalıydı
shut
indoor
closed
sealed
locked
is off
confined
trapped
blocked
are offline
kilitli
lock
key
lockdown
padlock
linchpin
kilitliymiş
lock
key
lockdown
padlock
linchpin
kilitlenmişti
lock
key
lockdown
padlock
linchpin
kapalı
shut
indoor
closed
sealed
locked
is off
confined
trapped
blocked
are offline
içeride
inside
in there
come in
in here
on in
get in
let
oluyor onu odama kitledim

Examples of using Was locked in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Grandpa is hiding something from us. That door was locked.
Dedem bir şey saklıyor. Kapı kilitliydi.
He made us think the door was locked and left us to die in the water.
Kapıyı kapalı sanmamızı sağladı ve su altında kalarak ölmemiz için orada bıraktı.
Did he say when the church was locked?
Kilise ne zaman kilitliymiş söyledi mi?
You didn't want that man to help me either! My door was locked.
Kapım kilitlenmişti.- Adamın beni kurtarmasını istemedin.
Just checking the door was locked. Where do you go to?
Kapı kilitli mi diye kontrol ediyordum. Neredeydin sen?
Granddad is hiding something from us. That door was locked.
Dedem bir şey saklıyor. Kapı kilitliydi.
My door was locked. You didn't want that man to help me either!
Kapım kilitlenmişti.- Adamın beni kurtarmasını istemedin!
Where did you get to? Just checking the door was locked.
Kapılar kilitli mi diye kontrol ettim.
the door was locked from the inside.
kapı içeriden kilitliymiş.
This guy was locked alone in a box for 3 years.
BU adam 3 yıl bir kutuda kapalı kaldı.
Hi. I was under the impression that the door was locked.
Kapının kilitli olduğunu sanmıştım. Selam.
And the room was locked from the inside?
Ve oda da içerden mi kilitlenmişti?
Okay, well, the room was locked from the inside.
Tamam, peki, kamara içeriden kilitliymiş.
When I came home, Mrs. Dougherty was locked in the wine cellar.
Eve geldiğimde Bayan Dougherty şarap mahzenine kilitlenmişti.
Door was locked.
Kapı kilitliymiş.
We tried Meredith's room and the door was locked, which was very strange.
Meredithin odasina girmeye çalistik, kapinin kilitli olmasi garibimize gitti.
Ya see, the door was locked from the inside by Ravenica with a key.
Görüyorsunuz, kapı Revenica tarafından bir anahtarla içerden kilitlenmişti.
Car was locked from the inside.
Araç içeriden kilitliymiş.
We know the victim was locked in Todd's safe room for three weeks.
Kurbanın Toddun kasasında üç hafta kilitli kaldığını biliyoruz.
The door was locked.
Kapı kilitliymiş.
Results: 400, Time: 0.0512

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish