WE CAN'T MOVE in Turkish translation

• hareket edemeyiz
• bir yere kımıldayamayız

Examples of using We can't move in English and their translations into Turkish

Unless you take the photo, we can't move forward with the event.
Etkinliğe devam edemeyiz. Bekle. Fotoğrafı çekmediğin sürece.

We can't move fast enough.
Yeterince hızlı hareket edemeyiz. Devam etmeliyiz.

Beezus, we can't move.
Beezus, hareket edemiyoruz.

We can't move until we're sure he's here.
Burada olduğundan emin olana kadar harekete geçemeyiz.

Unless a fog breaks out, we can't move.
Sis çökene kadar yerimizden kımıldayamayız.

But we can't move them, Walter.
Ama onları götüremeyiz Walter.

He won't let us eat. we can't move.
Beslenmemize izin vermeyecek. Hareket edemiyoruz.

Now that is an oxygen tank we can't move.
İşte bu oksijen tankını hareket ettiremeyiz.

We can't move now. Now!
Hemen! Hareket edemiyorum.

We can't move now lest they work out that we know their plan.
Planlarını bildiğimizi anlamamaları için şu an harekete geçemeyiz.

Amy, we can't move.
Amy, biz taşınamayız.

I got a LAPD officer here. We can't move until a hostage is safe, but.
Burada bir LAPD subayı buldum. Rehine güvenli olana kadar hareket edemeyiz, ama.

We cannot move on House Harkonnen unilaterally.
Harkonnen ailesine karşı tek cepheden hareket edemeyiz.

We can't move! Oh, no!
Hareket edemiyoruz! Olamaz!

We cannot move until the saucer is separated.
Uçan daire ayrılana kadar hareket edemeyiz.

Sir, we cannot move on that information.
Bu bilgiyle harekete geçemeyiz. Efendim, bunu anlıyorum ama.

We cannot move and we cannot fight.
Hareket edemiyoruz… ve de savaşamıyoruz.

We can not move until the SAUCER is separated.
Ana gövde ayrılana kadar hareket edemeyiz.

But we cannot move against her.
Ama ona karşı harekete geçemeyiz.

Oh, no! We can't move!
Oh, Olamaz! Hareket edemiyoruz.