WHEN YOU DON'T KNOW in Turkish translation

[wen juː dəʊnt nəʊ]
[wen juː dəʊnt nəʊ]
bilmediğin zaman
bilmiyorum ne olduğunu bilmediğin zaman
kıpırdayamıyorsun her şey donuyor ve gerçeği bilmediğin zaman
ne yaparsın bilmediğinde

Examples of using When you don't know in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
When you don't know♪ Whistling is easy?
Bilmediğinde korkma Islık çalmak kolaydır. Ne yaparsın?
Exactly.{\an8}Why are you saying that when you don't know her?
Aynen. Neden onu tanımadığın hâlde bunu söylüyorsun?
Smile when you don't know something.
Bir sey bilmedigin zaman gulumse.
Grief is hard enough anyway, but… When you don't know the truth… I mean.
Fazlasıyla zor, ama… acı çekmek bile kıpırdayamıyorsun… her şey donuyor ve… gerçeği bilmediğin zaman.
Grief is hard enough anyway, but… When you don't know the truth.
Fazlasıyla zor, ama… acı çekmek bile kıpırdayamıyorsun… her şey donuyor ve… gerçeği bilmediğin zaman.
but… When you don't know the truth… Everything freezes and you can't move on.
ama gerçeği bilmediğin zaman her şey donuyor ve kıpırdayamıyorsun.
Fate. Fate" is just what you call it when you don't know the name.
Kader. Kader, sadece… seni köşeye sıkıştıranın kim olduğunu… bilmediğin zaman adlandırdığın şeydir.
Fate is just what you call it when you don't know the name Fate.
Kader. Kader, sadece… seni köşeye sıkıştıranın kim olduğunu… bilmediğin zaman adlandırdığın şeydir.
You don't even know what to say. I… I mean, when you don't know what's going on.
Ben… yani, ne olup bittiğini bilmiyorsan, Ne diyeceğini bile bilmiyorsun..
When you didn't know the answers, you clawed your way back
Cevabı bilmediğiniz zaman… gayret gösterdiniz
What is the next move when you do not know the game?
Oyunun ne olduğunu bilmiyorsan sıradaki hamle ne olabilir ki?
So, when you do not know what it is.
Yani, ne olduğunu bilmiyorum zaman.
Could you take the losses the forces took when you didn't know if you would accomplish it?
Başarılı olup olmadığınızı bilmediğiniz halde kuvvetlerin kaybedilmesini göze alır mıydınız?
Smile when you don't know something.
Bir şey bilmediğin zaman gülümse.
Why would you meet him alone when you don't know him?
Kim olduğunu bilmeden niye yalnız buluştun ki?
Why would you meet him alone when you don't know him?
Kim olduğunu bilmediğin biriyle niye tek görüşüyorsun?
I have always been there-- even when you didn't know it.
Ben daima seninleydim bunu bilmediğin zamanlarda bile.
But when you don't know what you're doing, it's fatal, Mr. Moore.
Ne yaptığını bilmediğin zaman… sonuçları ölümcül oluyor Bay Moore.
Full of that confidence you get when you don't know better.
Daha iyisini bilmediğin zaman tamamen güven dolusundur.
When you don't know what it is, it's jazz!- I don't know..
Bilmiyorum. Ne olduğunu bilmediğin zaman, O cazdır.
Results: 9166, Time: 0.0616

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish