WHILE EVERYONE ELSE in Turkish translation

• herkes

Examples of using While everyone else in English and their translations into Turkish

Anyway, point is… While everyone else is playing checkers.
Her neyse olay şu ki herkes dama oynarken ben monopoly oynuyorum.

Is out drinking. Stuck here doing research while everyone else.
Herkes içki içerken ben burada araştırma yapıyorum.

While everyone else is eating, I wanna show you something special.
Herkes yemekteyken, Sana çok özel birşey göstermek istiyorum.

Hera's vermin keep warm while everyone else is cold.
Hera haşaratlarını sıcak tutmak için her yeri soğutması.

She sat quietly in a corner while everyone else had a ball.
Herkes eğlenirken bir köşede sessizce oturuyordu.

While everyone else is standing around whining… Because… Me. Why?
Neden? Çünkü… çünkü etraftaki herkes sızlanıp dururken… Ben?

While everyone else is standing around whining… We're whining? Because?
Çünkü herkes boş, boş oturup mızıldanırken…- Biz mi mızıldanıyoruz?

Good suit for a dead body, while everyone else walks in rags.
Herkes paçavralar içinde dolaşırken ölü biri için güzel giysi.

One cop heroically saving the day while everyone else stands around and watches.
Herkes oturup izlerken bir polis kahramanca günü kurtarıyor.

I tracked down the suspect while everyone else was running around the golf course.
Herkes golf sahasında koşarken ben şüpheliyi takip ettim.

While everyone else was fawning over the ring, you made one final adjustment.
Herkes yüzük için yalakalık yaparken Son bir ayarlama yaptın.

While everyone else was looking around trying to figure out who wrote the letter.
Herkes etrafına bakınıp… bu mektubu kimin yazdığını bulmaya çalışırken sen bakmadın.

Maybe you feel guilty about staying behind while everyone else went to the Amazon.
Belki de herkes Amazona giderken sen burada kaldığın için suçluluk duydun.

We're going to just sit on this ship and rot while everyone else.
Herkes yeni bir hayata başlarken, bu gemide oturup… çürüyecek miyiz?

So you were supposed to guard the gate while everyone else went off to war.
Yani herkes savaşa gitti ederken geçidi koruyorlar gerekiyordu.

Only Hyun Su remained a human being. While everyone else was becoming a demon.
Herkes canavara dönüşürken… sonuna kadar insan kalan bir tek Hyun Suydu.

While everyone else was considered normal. why he was seen as the odd one.
Ve garip olanın neden… kendi olarak görüldüğüne anlam veremiyordu… hele ki herkes normal olarak nitelendirilirken.

Well, I can't just sit at home while everyone else is out raiding.
Herkes yağmaya giderken ben öylece evde oturamam.

While everyone else heads into the pits, McQueen stays out to take the lead!
Herkes pitlere çekilirken… McQueen liderlik için yarışıyor!

He spends all his time being artistic while everyone else has to suffer for it.
Tüm zamanını sanatçı olmakla geçiriyor. Başkaları için acı çekiyor.