Examples of using Öyleyse bile in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ama öyleyse bile sorun değil.
Öyleyse bile, o sırada bunun farkında değildim.
Öyleyse bile, iyi bir sebebi vardır.
Öyleyse bile zamanlaman kötü.
Öyleyse bile sürpriz olmazdı değil mi?
Bak, ne dediğini anlıyorum, ama öyleyse bile eğer istersen seni yeniden işe alabilirim.
Öyleyse bile, yan fırlatıcıları
Öyleyse bile, o sırada bunun farkında değildim. Çünkü daha öncelikli kaygılar taşımaktaydım.
Zaman, burada sabit Öyleyse bile olsun Bu noktada,
Yaşam tarzı diyemiyorum çünkü eskiden öyleyse bile artık değil. En iyi.
Açlıktan ölmüyorsan tabii ki. Öyleyse bile doktor olarak bunu önermem.
Öyleyken bile, buraya gelmeyi seçtin.
Öyle bile olsa neden bu kadar yolu yok etmek için geldiniz?
Evet, öyle bile olsa.
Öyle bile olsa buna değecek.
Güya işte. Ama öyle bile olsa, bu.
Öyle bile… çok fazla paramız kalır.
Öyle bile olsa Haruhi, Burada bu kadar erkeğiz.
Öyle bile olsa kaleler sanat eseridir.
Belki de… hayır, öyle bile olsa olamaz.