Examples of using Arabanın in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Onu şu arabanın tekerleğine bağlayın! Laredo. Teeler.
Bu şekilde arabanın değerini arttırabilirim.
Bu arabanın sadece bir kapısı var
Oturmaz mısınız? Sanırım arabanın sesini duydum.
İçimden bir ses bu arabanın sahibinin… Ashleigh James hayranı olduğunu söylüyor.
Şu zenciyi arabanın altından çekin!
Arabanın önünde hasar olduğuna karar verirsin diye.
Alçaktan yürüdüğünü görür ve bam! Ve Walter arabanın biraz!
O zenciyi çıkarın arabanın altından. Orada!
İşin tuhafı teknisyenler arabanın son birkaç saat içinde yıkandığını söylüyor.
Szabuniewicz, sabah ilk iş arabanın burada olmasını istiyorum.
Arabanın bozulması bir işaret.
Şu arabanın atı öldü.
Sanık bize, Steven Averynin o arabanın kaputunu açtığını söyledi.
Ancak bu arabanın yerden yüksekte olduğunu fark edemedin.
Gidip arabanın kimde olduğunu bulmanı istiyorum.
Kontaktı kapat, anahtarları çıkar ve arabanın tavanına koy.
Arabanın kapısını açın!
Gelecek kışa kadarki her arabanın değerini söyleyin.
Dikkat etsene! Beni arabanın dışına sen ittin.