Examples of using Bir şey bile in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
En ufak bir şey bile göremedim. Ama deli olduğunu gösteren.
Hapa benzeyen bir şey bile görmesini istemiyorum.
Örneğin bunun gibi önemsiz bir şey bile.
Şimdiye kadar da benden bir şey bile istemedi.
İlişkiye az buçuk benzeyen bir şey bile yaşamıyorum.
Tatlım, senden en ufak bir şey bile hak etmiyorum, ama senden bir iyilik istemeliyim ve bu büyük bir şey. .
Ve burada ondan bana bulmam için bırakılmış Yapmadınız ama, bir şey bile yok.
Tamam belki bir Aziz değil ama daha önce buna yakın bir şey bile yapmazdı.
Atmosfer dönüştürücüsüne benzer bir şey bile bulamıyorum. Bu geminin yaşam destek sistemi var mı diye merak etmeye başladım.
en ufak bir şey bile kayda alınıyor nereden geldiği, nereye gittiği.
Ona bakışı ya da söylediği bir şey olabilir. Ne giydiği gibi önemsiz bir şey bile olabilir.
Kardeşinizle 20-30 şişe içmek kadar masum bir şey bile size pahalıya patlayabilir.
kelimeyle her yönden yanlış, buna benzezen bir şey bile olmadı'' demiştir.
savaşçıların her türlüsüyle karşılaştım ama teknolojiye benzeyen bir şey bile bulamadım.
Yüksek dozda ölümcül olabilir. bilmem fark ettiniz mi ama gelsemium gibi bir şey bile Ama birini bulabilirim ya da.
Bir şey bile söyleyebilir.
Bir şey bile.
Bir şey bile söyleyemiyor.
Tek bir şey bile!
Tek bir şey bile yapabilsem.