BIR ŞIFRELI in English translation

coded
kod
şifre
alarm
kuralları
kanunu
yönetmeliği
koda
encrypted
şifrele
şifrelename
şifreli
cryptic
şifreli
gizemli
gizli
esrarlı
kriptik
üstü kapalı
cryptographic
kriptografik
şifreleme
şifreli
kriptolama
combination
kombinasyon
şifre
birleşim
kombine
bileşimi
karışımı

Examples of using Bir şifreli in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Anlaşılan kötü haber için yeni bir şifreli sözcük bulmamız lazım çünkü kötü haber yok demek yetmedi.
Looks like we have to find another code word for bad news,'cause bad news didn't work.
Aynı zamanda bir de şifreli imza koyarlar ki kimse bilgilerde değişiklik ya
But they also insert a signature that prohibits someone from making a fake
bu heriflerin sağlam bir şifreli programı var.
these guys got some serious encryption software.
Mart 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi.^ Bart Preneel,'' Yinelenen Özet Fonksiyonlar için Tasarım Prensipleri''^'' Bir Merkle Ağacına ihtiyaç duymadan Lamport genel anahtarlarını verimli bir şekilde saklamak için bir Şifreli biriktirici kullanılabilir mi?
Bart Preneel,"Design Principles for Iterated Hash Functions Revised""Can one use a Cryptographic Accumulator to efficiently store Lamport public keys without the need of a Merkle Tree?
Muhabere. Yıldız Filosu Komutanlığına öncelikli bir… şifreli mesaj gönder.
Communications, send a coded message for Starfleet Commander, priority one.
Bir çeşit bir şifreye benziyor.
It's like it's some sort of code.
Bir şifre anahtarı bulmadıkça bunu asla çözemeyebiliriz.
Unless we find a cipher key, we may never figure it out.
Şimdi normalde, beş haneli bir şifreyi kırmanız sonsuza kadar sürer.
Now, ordinarily, a five-digit code would take forever to crack.
Burada epey karmaşık bir şifreyi kırmaya çalışıyorum.
I'm trying to crack a very complicated code.
Bir şifreye ihtiyacın var.
You're gonna need a password.
Bir şifreye ihtiyacınız var.
You need a password.
Şimdi bir şifreye ihtiyacımız var.
We need a password.
Bu ipucu bir şifre kırıcı için en değerli araçlardan biri.
This clue is one of the most valuable tools for a code breaker.
Bilgisayarı çalıştırmak için bir şifreye ihtiyacınız var
You need a password to start the computer
Hatırlayacak bir sürü şifre var.
There are too many codes to remember.
Bir şifreyi hatırlamamı istediler, leo 47 norte.
They wanted me to remember a cipher- Leo 47 Norte.
Bir kasa şifresi.
A combination to a safe.
Görünür bir şifre veya kalıp yok.
No obvious ciphers or patterns.
Bana bir şifre verdi. Sicilyadaki eski Don ölmeden önce.
The old Don in Sicily, before he died, he gave me a password.
Üzgünüm diye bir… şifre yok.- Üzgünüm.
A password.- Um, sorry.- Sorry isn't.
Results: 47, Time: 0.0334

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English