Examples of using Bir galibiyet in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Takımlar bir galibiyet için üç puan ve beraberlik için bir puan alır.
Bana ikili bir galibiyet gibi görünüyor. Komiksin.
Bu bir galibiyet gibi.
Like, that's a win.Bu Adam için bir galibiyet gibi geldi. Tür.
That felt like a win for Adam. Sort of.Bu dürüstlük için bir galibiyet gibi geldi.
That felt like a win for honesty.Bu Adam için bir galibiyet gibi geldi. Tür.
Sort of. That felt like a win for Adam.Bize bir galibiyet lâzım.
We need a win.Bu bir galibiyet.
Kolay bir galibiyet için bir gerecin vardır diye umuyorum.
Bu bir galibiyet, Michaela.
This is a win, Michaela.Bu bir galibiyet.
It's a win-win.Kalp krizi bir galibiyet olarak sayıImaz, değil mi?
Heart attack probably doesn't qualify as a win, does it?Bu bir galibiyet değil.
That's not a win.Ama bir galibiyet değil.
However, is not a win.Ben de bir galibiyet istedim.
I wanted a win.Çünkü hepimiz için bir galibiyet şansı gördüm.
Rachel bu onun için bir galibiyet.
Rachel, this is a win for him.Bu da bir galibiyet.
That's a win, too.Anneliğe ve kadın özgürlüğüne karşı oldukça kolay bir galibiyet.
Inanılmaz. 15 maçlık bir galibiyet.
A 15-game win streak.
