Examples of using Bir parçası in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Neden Travisin acısının bir parçası olamadığımı bir türlü anlayamıyorum.
Silahın bir parçası.
Bunun bir parçası olamazmış.
Ben bunun bir parçası olmayacağım.
Dediğin gibi her bir parçası çok şirin.
İnsanlığın bir parçası.
Meksikanın bir parçası olduğumuzda bir salon oldu.
Alt tarafı bir plastik parçası.
Kostümünün bir parçası.
Müzede sadece bunun bir parçası var. İşte, parça bu.
Tanrının bir parçası.
Bu ipin bir parçası, söylüyorum.
Bunun bir parçası olamam.
Planımızın bir parçası olduklarının farkında değildim.
Şehrin bir parçası.
Nazi gazpachonun bir parçası olduğunun farkında değildim.
Yargıç Rainer da bunun bir parçası, değil mi?
Teçhizatın güzel bir parçası, değil mi efendim?
Kitabın bir parçası.
Ben bunun bir parçası olmayacağım.