Examples of using Bir sal in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
İyi… bir sal almak ve akıntı yönünde yüzmek için çok geç değil… Affedersiniz? çünkü bunlara kötü şeyler olabilir?
İyi… bir sal almak ve akıntı yönünde yüzmek için çok geç değil… Affedersiniz? çünkü bunlara kötü şeyler olabilir.
İşte hayallerimdeki tekne. Bu tekne… Bu bir mavna bile değil, bir sal.
Adadan bir bayan dün burada bir sal gördüğünü ihbar etti.
Dr. Gerard, gerçekten şişirilebilir bir sal sipariş ettiniz mi.
White Eyer Spor Malzemeleri Şirketinden? Bundan bahsetmişken, Dr. Gerard, gerçekten şişirilebilir bir sal sipariş ettiniz mi?
sonra rastgele bir Sal birazcık farklı olabilirdi ve her nedense.
Biz bir… sal inşa edeceğiz.
Biz bir… sal inşa edeceğiz.
Bir daha saldırırsan bir daha asla hayatlarımıza dahil olamazsın.
Bir salsa kulübüne hiç gitmediğin belli oluyor.
Şimdi bir salman oldu.
Onunla bir salsa kulübünde tanıştık.
Bir de salsa grubu vardı.
Adam bir salsa dansçısı.
Bir salsa klübünde tanışmıştık.
Gelemem! Carrie bir salsa dansı şeyi planladı.
Hordlar bir daha saldırırsa ölürüz. Ama güçsüzleşiyor.
Bir salsa grubu kurduk, her gün sörf yaptık.
Bir salsa grubu kurduk, her gün sörf yaptık.