BIR TANEM in English translation

• sweetheart
• one
• only one
• ones
• shainehkuh
• corazón
• have

Examples of using Bir tanem in Turkish and their translations into English

Beni burda bekle bir tanem, geri döneceğim.
You wait for me here, darling, okay? I will be back.

Pete, hadi gel bir tanem üzgünüm gitmemiz gerek.
Pete? Come on, darling. I'm sorry, we have to go.

Sorun nedir bir tanem?
What is wrong, dearest?

Hayır bir tanem. Ben iyi.
No, sweetie, Ben's fine.

Bundan kimse emin değil, bir tanem, ama sanırım öyle.
Nobody is sure about that, darling, but yeah, I think so.

Unutma, bir tanem, yeterince sık yaparsan herşey eskir.
Just remember, beautiful, everything gets old if you do it often enough.

Tamam bir tanem, ona söylerim.
All right, sweetie. I will tell her.

Evet, bir tanem gittim.
Yes, pumpkin, I went.

Bir tanem, sana bir şeyi açıklamak istiyorum.
Pumpkin, let me explain something to you.

Bir tanem. Eve dönersen şu kuralların birkaçını biraz esnetebiliriz belki.
Pumpkin, maybe we can bend a few of those old rules if you come home.

Caroline bir tanem, oraya tekrar dönebilir misin?
Caroline, darling, can you go back over there?

Oh, bir tanem, yani, benim kocam yok.
Oh, dear, I mean, I don't have a.

Bir tanem?- Kanepenin yanına geç.
Get over there by the couch.

Nasıl geçti bir tanem?
How did it go, Dearie?

Hemen söndüreceğim bir tanem ve hemen sonra sana geleceğim.
I shall extinguish them quick time, my angel, and visit you shortly afterwards.

Bir tanem ne yapacağımı söyle bana.
Baby… just tell me what to do.

Üzgünüm bir tanem ama senin ilk evliliğin tam bir faciaydı.
I'm sorry, dear, but your first wedding was a disaster.

Bir tanem, eve döndün.
Preciosos, you're home.

Benim bir tanem.
My beloved.

Bir tanem… Seni çok özledim.
My baby… I have missed you so much.