Examples of using Bir yatı in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Güzel yeni bir yatım var, güzel yeni sevgilim var.
O büyük bir yata sahip.
He's got this great big yacht.Bir yatınız mı var?
You own a yacht?140 milyon dolarlık bir yatım var.
$140 million yacht.Ben üçüncü sınıf bir yatım!
I'm a class-three yacht!I will take the bottle of champagne and christen another yacht!Ailemden çok sevdiğim 20 metrelik bir yatım var.
I have a 20 meter yacht that I love more than my family.Ailemden çok sevdiğim 20 metrelik bir yatım var.
I have a 20-meter yacht that I love more than my wife and kids.Üzücü bir şekilde, Jeremy Clarkson lüks bir yata kabul edildi.
Sadly, Jeremy Clarkson has been admitted to a luxury yacht.Bart ve senin 80 feetlik bir yatla dünyayı gezdiğinizi sanıyordum.
I thought you and Bart were circling the globe in an 80-foot yacht.Bilgin olsun diye söylüyorum zaten büyük güzel bir yatım var.
For your information, I already own a big, beautiful yacht.Ertesi gün bir yatla yolculuğa çıkış.
Şehre doğru gelen bir yatın ortadan kaybolduğu söyleniyor.
A yacht approaching the city is said to have disappeared.Bir yatta değil.
Not a yacht.Bir yata sahibim.
I own a yacht.Bir yatım var.
I own a yacht.Cannesde bir yatım var.
I have a yacht in Cannes.Bir yatım var ve herkes üzerime sıçıyor!
I own a yacht, and everybody poops on me!Hem de bir yatla!
In a yacht!Ya da bir yatın. Sana bir şey göstermek istiyorum.
I wanna show you something. Or a yacht.
