BIRBIRIYLE BAĞLANTILI in English translation

• are connected
• related
• linked
• interconnected
• tied together
• is connected

Examples of using Birbiriyle bağlantılı in Turkish and their translations into English

Bu davalar, birbiriyle bağlantılı.
These cases are connected.

İki şey birbiriyle bağlantılı.
The two things are connected.

Pekâlâ. Gaz ve Purrgil birbiriyle bağlantılı.
The gas and the purrgil are connected. Okay.

Pekâlâ. Gaz ve Purrgil birbiriyle bağlantılı.
Okay. The gas and the Purrgil are connected.

Benjamin Merva birbiriyle bağlantılı.
Benjamin Merva are connected.

Şey, kalbin… Kalbin ve ciğerlerin birbiriyle bağlantılı.
Your heart and your lungs are connected, Well.

Gilbert Novotny birbiriyle bağlantılı.
Gilbert Novotny are connected.

Tablo ve cihaz birbiriyle bağlantılı.
The painting and the device are connected.

Bence bu iki olay birbiriyle bağlantılı.
I think the two cases are connected.

Bu olaylar birbiriyle bağlantılı olmalı.
These incidents must be connected.

Sen birbiriyle bağlantılı şeyleri çok iyi bilirsin tabi, değil mi?
Well, you know all about things being connected, don't you?

Bu cinayetler birbiriyle bağlantılı olabilir.
These murders could be connected.

Yani, iki olay birbiriyle bağlantılı.
So, the two events were connected.

Son 72 saatte birbiriyle bağlantılı üç kişi öldü.
In the past 72 hours, three people connected are dead. Shameek.

Hepsi birbiriyle bağlantılı.
All linked together.

Nasıl tek başına o tüm birbiriyle bağlantılı orduyu yenilgiye uğrattığın hakkında.
About how you singl e-handedly defeated an entire army.

Davalar birbiriyle bağlantılı olabilir diye düşünüyorum.
Thinking the cases might be related.

Bu üç olayın birbiriyle bağlantılı olduğunu düşünüyoruz, Bay Ostrowski.
We believe all three of these events are connected, Mr. Ostrowski.

Hepsi birbiriyle bağlantılı.
All of it's all connected.

Sizce kurbanlar birbiriyle bağlantılı mı?
Do you think that the victims are connected to each other?