BIRISINI BULMAK in English translation

to find someone
birini bulmak
birini kanepene uzanmış senin televizyonunu izlerken bulsan
birini bulduklarında
birini bulana kadar

Examples of using Birisini bulmak in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Bak… şahsi fikrim… yapabileceğin en iyi şey… seni sen olduğun için sevecek birisini bulmak.
Look… in my opinion, the best thing you can do is find a person.
başka şey kokan… birisini bulmak istiyorsan… denemeden başaramayacağını biliyorum.
I know you won't unless you try. Anyway, I don't know if you're gonna find anyone else.
Sevilmek istemek, kalbini iyi yönden sızlatacak birisini bulmak… anlaşıldığını hissetmek.
Wanting to be loved, to find somebody that makes your heart ache in a good way… feel understood.
nadideliğini… anlayan birisini bulmak büyük zevk.
who understands the unique value and Yes, such a pleasure to find somebody.
Hem ayrıca Winnipege… kasımın ortasında gidecek birisini bulmak… çok zor.
It's pretty tough to find somebody who wants to go up to Winnipeg And… mid-November.
Neyse, sigara, şeker ya da başka şey kokan… birisini bulmak istiyorsan… denemeden başaramayacağını biliyorum.
Anyway, I don't know if you're gonna find anyone else whose butt smells like gumdrops or whatever, but I know you won't unless you try.
Birisini bulmak için.
Bebeğine bakabilecek birisini bulmak.
To find someone to take care of her baby.
Birisini bulmak için geldim.
I came to find someone.
Indan sonra birisini bulmak zordur.
It's hard to find someone at 40-something.
Bir şeyi, birisini bulmak için.
Someone-* To find something.
Bir şeyi, birisini bulmak için.
To find something someone.
Bu birisini bulmak için yeterli değil.
That's not enough to find someone.
Onun yerine birisini bulmak zorundasınız.
You're going to have to find a replacement for her.
Birisini bulmak için bize yardım etmelisiniz.
You should help us find somebody.
Seninle ilgilenecek birisini bulmak gerçekten zor.
It's hard to find someone who cares about you.
Bu kadını tanıyan birisini bulmak istiyorum.
I wanna find someone who knows her.
Ben kendime yaşlı birisini bulmak istiyorum.
I want to find myself some old man.
Götürecek birisini bulmak kaldi, Willem.
And now to find a date, Willem.
Güvenebileceğin birisini bulmak hiç de kolay değil.
It's rare to find someone you can depend on.
Results: 13958, Time: 0.0369

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English