Examples of using Da daha in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Uzaklaştıkça da daha hızlı hareket ediyorlar.
Kendini zorlayıp da daha kötü olma. Ferris, hastasın.
Öldüğünde o da daha bir çocuk değil miydi?
Yani ya metresiydi ya da daha değerli bir şey.
Bağış toplamak da daha etkili olur.
Ya da daha iyileri.
Eyaletler ve birlik toprakları da daha küçük idari birimlere bölünür.
An8} Şimdinin anılarını da daha çok görüyorsun.
İki McLaren pilotu da daha geride.
Sana nişan alınması da daha zor.
Ya da daha ihtilaflı bir durum,
Gözlerimi büyütmek ya da daha narin görünmek için deneysel bir ameliyat yaptırmalı mıyım?
âhirette de kördür. Yolca da daha sapıktır o.
Gözlerimi büyütmek ya da daha narin görünmek için deneysel bir ameliyat yaptırmalı mıyım? Bay Wayne?
O zaman Sue da daha iyi hissedecektir… Siktir, pizzasını unuttum!
Uzayda daha ileri gitmek, zamanda da daha geri gitmek demek.
Gözlerimi büyütmek ya da daha narin görünmek için deneysel bir ameliyat yaptırmalı mıyım? Bay Wayne?
Her ses daha sonra kendi konusu veya cevabıyla karşılık verir ya da daha sonraki karşıkonular veya özgür kontrpuan duyulabilir.