FARKLI BIR ŞEY in English translation

something different
farklı bir şey
farklı birşey
başka bir şey
değişik bir şey
farklı bir şeye
bambaşka bir şey
değişik birşey
farklı bir
something differently
farklı bir şey
bir şeyi farklı
daha farklı şeyler
something other
başka bir şey
başka bir şeyi
dışında bir şey
başka birşey
farklı bir şey
haricinde bir şeyler
başka şeyler de var
anything unusual
olağandışı bir şey
sıra dışı bir şey
olağan dışı bir şey
alışılmadık bir şey
garip bir şey
tuhaf bir şey
alışılmadık birşey
olağan dışı birşey
sıradışı bişey
is another thing

Examples of using Farklı bir şey in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Farklı bir şey deniyorum.
It's something different I'm experimenting with.
Bakıcımda farklı bir şey var.
Something's different about my nanny.
Hayatımızın bir parçası. Farklı bir şey olmak zorunda değiller.
They're part of your life. They're not necessarily a separate thing.
Cuddlywhiskers, farklı bir şey istediğini söylemiştin.
Cuddlywhiskers, you told me you wanted to do something different.
Farklı bir şey yaparsak Barker hemen kafamıza üşüşür.
If we do anything differently, Barker's going to be onto us.
Newmanlar farklı bir şey yapacaklar sanıyordum.
I thought the Newmans were doing things differently.
Ben 3Dden farklı bir şey tasarlamayı planlıyorum.
I'm planning to do something different from 3D.
Kimsenin de bundan farklı bir şey demesine izin vermeyin.
And let nobody tell you any different.
O farklı bir şey.
That's something different.
Hayır, kuzgun daha farklı bir şey daha derin.
No, the raven is something different, something deeper.
Asla farklı bir şey demedim.
I never said any different.
Farklı bir şey.
It's something different.
Sende farklı bir şey var, burada eksikliğini çektiğimiz bir şey..
There's something unusual about you, something missing from these walls.
Eğer farklı bir şey görürseniz, beğendiğiniz bir şey..
If it's something different, something you like.
Farklı bir şey mi yaptın?
Have you done anything differently?
Farklı bir şey.
O farklı bir şey, Shawn.
That's something different, Shawn.
Sanırım daha farklı bir şey beklememem gerekirdi.
I shouldn't have expected any different.
Farklı bir şey ama.
Farklı bir şey yaptığımı sanmıyorum.
I don't think i did anything differently.
Results: 1105, Time: 0.0539

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English