SOMETHING IN RETURN in Turkish translation

['sʌmθiŋ in ri't3ːn]
['sʌmθiŋ in ri't3ːn]
karşılığında bir şey
something in return
karşılığında birşey
something in return
karşılığında bir şeye
bir şey vermek istedim bildiğiniz gibi gezegene bana verdiklerine karşılık
karşılığında bir şeyler
something in return
karşılık birşey
something in return
karşılığında birşeyler
something in return
karşılık bir şey
something in return

Examples of using Something in return in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
We want something in return from him.
Erenden buna karşılık bir şey istiyoruz.
but I want something in return.
ama karşılığında birşeyler isterim.
I'm always trying to give the planet something in return.
Bildiğiniz gibi, gezegene bana verdiklerine karşılık birşey vermek istedim.
I do need something in return. You got me.
Yakaladın. Karşılığında bir şeye ihtiyacım var.
OK, but you tell Stella I want something in return.
Peki, ama Stellaya söyle karşılığında birşey istiyorum.
But I want something in return. I will keep your secret.
Sırrını saklayacağım ama… karşılığında bir şey istiyorum.
I would want something in return, Lord.- Well?
Pekâlâ. Karşılığında bir şeyler isterdim Lordum?
I give her some smack and she gives me a little something in return.
Ona biraz uyuşturucu verirdim o da bana karşılığında birşeyler verirdi işte.
So, if I give you this number, I want something in return.
Bu yüzden size bu numarayı verirken karşılığında birşey istiyorum.
Before I give you something you don't know, I want something in return.
Senin bilmediğin bir şeyi sana vermeden önce… karşılığında bir şey isterim.
She will be expecting something in return.
Bunun karşılığında bir şeyler bekliyordur.
Nobody ever does anything decent for another person without wanting something in return.
Kimse kimse için iyi birşey yapmaz karşılığında birşey istemeden.
Admit it. Admit that one simple thing and I will give you something in return.
Bu basit şeyi itiraf et ki sana karşılığında bir şey vereyim.
Without getting something in return. I knew you wouldn't give her up.
Onu geri vermeyeceğini biliyorum. Karşılığında birşey almadan.
I knew you wouldn't give her up… without getting something in return.
Onu geri vermeyeceğini biliyorum. Karşılığında birşey almadan.
I will release your men, but I expect something in return.
Adamlarınızı serbest bırakacağım, ama karşılığında bir şeyler beklerim.
The thing is, he's going to want something in return.
Sorun şu ki, karşılığında bir şeyler isteyecektir.
The only reason people do things for each other is because they expect something in return.
İnsanların birbirlerine bir şeyler yaparlar. Çünkü karşılığında bir şeyler beklerler.
And some of the men who foot the bill for our girls, they expect something in return.
Erkeklerden bazıları hesabı ödedikleri zaman karşılığında bir şeyler beklerler.
Do you want me to give you something in return?
Sana karşılık bir şeyler vermemi ister misin?
Results: 279, Time: 0.0423

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish