Examples of using Güçlü kal in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Biz… Güçlü kalmalıyız!
We… Stand strong!Hepimiz için güçlü kalmalısın.
You gotta stay strong for all of us.Sen şimdi güçlü kalmalısın Victoria.
Now, stay strong, Victoria.Zoë için güçlü kalması gerekiyordu.
He had to stay strong for Zoë.Zoë için güçlü kalması gerekiyordu.
He had to stay strong for Zoe.Güçlü kalman gerek, Kenny.
You have to stay strong, Kenny.Ellerimizi sıkıca tutmamızı ve güçlü kalmamızı.
To hold hands tightly and stay strong.Kollarım sizin hizmetinizdeyken hep güçlü kalsın.
May my arms stay strong in your service.Biri öldü… ama biz güçlü kalmalıyız.
But we must stay strong. He is gone.Biri öldü… ama biz güçlü kalmalıyız.
He is gone… but we must stay strong.Sizden güvende olup güçlü kalmanızı istiyorum.
I urge you to Kollarım sizin hizmetinizdeyken hep güçlü kalsın.
May my arm stay strong in your service.Kollarım sizin hizmetinizdeyken hep güçlü kalsın.
In your service. May my arms stay strong.Sorun yok, oğlumuz için güçlü kalmak zorundayız.
It's okay, we must stay strong for our boy.Japonların bir şeye yeltenmemesi için merkez ordusunun güçlü kalması gerek.
The central army must stay strong so the Japanese don't try anything.Sakin olmaya çalışın gerekir ve onun için güçlü kalmak.
You need to try to be calm and stay strong for her.Yanık yok edilene dek güçlü kalmasına yardım et.
I need you to help him stay strong until the Burned One is destroyed.Hata yapmış olabilirsin ama güçlü kalman gerek.
You made a mistake, but… you have to stay strong.Tom güçlü kaldı.
Tom stayed strong.Ama güçlü kalmalıyım.
But I had to stay strong.
