Examples of using Geri dönüş yok in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bacağını bir kez ayırdığımızda, bir daha geri dönüş yok. Çünkü.
Savaş alanında olduğumuz için geri dönüş yok.
Kendi iyiliğin için söylüyorum, geri dönüş yok. Bruce, lütfen.
O koridordan aşağı gittiğinde geri dönüş yok.
Bir kere baş ağrıları başladı mı, geri dönüş yok.
Lütfen… çünkü o arabaya bindikten sonra geri dönüş yok.
Sana gösterebilirim, ama geri dönüş yok.
Willie. Willie. Bunu yaparsan bundan geri dönüş yok Abe.
Onlar bir seyahatte, geri dönüş yok.
Bir tarafa bindikten sonra geri dönüş yok.
Bir kez kağıt işleriyle uğraşmaya başladın mı bundan geri dönüş yok.
Bir tarafa bindikten sonra geri dönüş yok.
Bu kapı bir açıldı mı, bir daha geri dönüş yok.
Onlar dışarı çıktığında geri dönüş yok.
canım Bizim için geri dönüş yok.
Şimdi geri dönüş yok ve üzerinde lekesi olduğunu belirtmek zorundayım.
Geri dönüş yok.
Artık geri dönüş yok, çocuklar.
Sonsuza dek geri dönüş yok.
Geri dönüş yok.