Examples of using Hariç tabii in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Narnlar hariç tabii.
Bu hariç tabii.
Babanız hariç tabii, aşık olduk. Bir ücret karşılığında.
Nagonkuk hariç tabii.
Uyanmama kısmı hariç tabii.
Evlenirken taktığım kravat hariç tabii.
Şu anki hariç tabii.
Yerel sorunlara da karışmayacakmış. Sorunları çıkartanları cezalandırmak hariç tabii.
Sana gönderdiğim hariç tabii.
Küçük insanlar alınmasın. Şu an yanımda olan kişi hariç tabii.
Evet ama herkes bana Jazzy der, ailem hariç tabii.
Kediler çok iyiler, çam ağacının altına gömdüğüm hariç tabii.
Sizinle tanışmak güzeldi, köpekle kız hariç tabii.
Üzerinde başka bir şey bulamadık, at rahmi hariç tabii.
Onun için hariç tabii.
Sizinle tanışmak güzeldi, köpekle kız hariç tabii.
Hiçbir şey değişmeyecek, damat hariç tabii.
Oturan Boğa hariç tabii.
İki şişe şaraptan sonrası hariç tabii.
Haftalık ortaçağ balayı hariç tabii.