KIŞISEL BILGILER in English translation

personal information
kişisel bilgilerini
özel bilgilerimi
şahsi bilgilerim
kişisel verileri
ki̇şi̇sel bi̇lgi̇leri̇
personal info
kişisel bilgileri
ki̇şi̇sel bi̇lgi̇ler

Examples of using Kişisel bilgiler in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Devlet arşivler kurulundan belgeyi getirebilirim kişisel bilgiler dijitalleştirilmiştir araştırdığınız kişi
Plus photo I.D. I can get you any public records from the back, but all personal information was digitized,
Devlet arşivler kurulundan belgeyi getirebilirim… kişisel bilgiler dijitalleştirilmiştir… araştırdığınız kişi ile ilgili akrabalık belgeniz olmadan… size giriş izni veremem.
To the person you're researching, I can't give you access. but all personal information was digitized, any public records from the back, I can get you and without proof that you're related.
Ağustos 2013 tarihinde Dagbladet ya istihbarat servisi ya da insanlar için kaynaklar olduğu -kim hizmet olarak gelecek kaynakları işe almak için istedim kaynaklarına göre İstihbarat Servisi 400den fazla Norveçliler dahil diplomatlar ve bürokratlar hakkında kişisel bilgiler saklı olduğunu söyledi.
On 29 August 2013 Dagbladet said that according to their sources the Intelligence Service had stored personal information about more than 400 Norwegians-including diplomats and bureaucrats-who either were sources for the intelligence service or people the service wanted to recruit as future sources.
Kişisel Bilgiler( PI) serisi Pi² T, Nisan 1992de sunulan konsept modelinin kanıtı İlk model olan PI-3000, 1 Ekim 1993te Japon pazarına tanıtıldı PI-4000/ FX, ikinci jenerasyon mürekkep ve faks özellikleri vardır, haziran 1994te satışa sunuldu Kasım 1994te satışa sunullan verileri kişisel bilgisayara senkronize edebilen ilk model olan PI-5000/ FX/ DA.
Personal Information(PI) series Pi² T, proof of concept model presented in April 1992 PI-3000, the first model, introduced to the Japanese market on October 1, 1993 PI-4000/FX, second generation with ink and fax capabilities, on sale in Japan June 1994 PI-5000/FX/DA, first model capable of syncing data to a personal computer, going on sale in November 1994.
Çünkü kişisel bilgilerimi dışarı çıkarmamaması gerekir.
Cause she's not supposed to give out- my personal information.
Kişisel bilgiyi vermemek bizim prensibimizdir.
It is our policy not to give out personal information.
Kalebin Navarroya ait kişisel bilgileri gönderdiği adam bu muymuş?
That's who Kaleb sent Navarro's personal info to?
Merielin kişisel bilgilerine sahiptiniz hesabına, adresine, vs.
You had Meriel's personal information- her account, address, et cetera.
Kişisel bilgilerini yolladığı için mi?
And posted your personal info?
Benim kişisel bilgilerimi diğer firmalarla paylaşan bir siteye girdiğim zaman uyar.
Warn me when I visit a site that shares my personal information with other companies.
Acilen fotoğraf ve kişisel bilgilere ihtiyacım olacak.
I need photos and personal info. Right away.
Bu kişisel bilgilerimi kullanan bir siteye girdiğim zaman uyar.
Warn me when I visit a site that may use my personal information to.
Tüm kişisel bilgileri burada.
All his personal info is in there.
Ayrıca, müşteri kişisel bilgisini size öylece veremem.
Besides, I can't just give you my client's personal information.
Yani elimizde olan kişisel bilgi hala doğru mu bilmiyoruz.
Is current or not. So I'm not sure if the personal info we have.
Kişisel bilgilerimizi bir yabancıyla paylaşmazsan çok memnun olurum.
And I would appreciate it if you would stop sharing our personal information with a stranger.
Yani elimizde olan kişisel bilgi hala doğru mu bilmiyoruz.
So I'm not sure if the personal info we have is current or not.
Dan kişisel bilgiyi Lindayla paylaştı.
Dan shared personal information with Linda.
Tamam, şimdi kişisel bilgilerine sahibiz.
Right, now we have his personal info.
Sizce insanlar kişisel bilgilerinin tek bir çatı altında toplanmasını isteyecekler mi?
You think people really want all that personal information under one roof?
Results: 41, Time: 0.0371

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English