Examples of using Ona izin verme in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Yaptım bile. Crichton! Ona izin verme!
Polka kadın dışarıya çıkmak isterse… ona izin verme.
Polka kadın dışarıya çıkmak isterse… ona izin verme.
Ona izin verme.
Ama sana ona izin verme.
Ona izin verme.
Ona izin verme.
Ona izin verme.
Ve seni kendinden uzaklaştırmaya çalıştığı vakit ona izin verme.
Ona izin ver, sana yemin ederim onu kendim getireceğim.
Gözlerimi kapayıp ona izin verdim.
Sen de ona izin verdin.
Tatlım, ona izin ver.
Ona izin verdiğimi.
Jonathan, ona izin ver.
Ona izin vermek zorunda değilsin.
Ona izin vermelisin.
Bir süre ona izin vermelisin. Evet, efendim.
Bir süre ona izin vermelisin. Evet, efendim.
Ölmek için ona izin vermedim.