Examples of using Savaşmayı in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Savaşmayı kabul edecek miyiz?
Çocuklar varken savaşmayı göze alamam.
Onun yerine savaşmayı bıraktım ve işte buradayım.
Savaşmayı ve adamlarını terk edip doğruca tuzağa koşuyor.
Elbette vücut savaşmayı bırakmadığı sürece.
Meleklerle savaşmayı tercih ederdim!
Silahlandığımızı mı gördüler? Savaşmayı göze alamadılar mı?
Savaşmayı sevdiğin için savaşıyorsun Benjamin.
Onlarla savaşmayı tercih ederdim.
Ve sen savaşmayı bırakmayacaksın!
Onunla savaşmayı ben seçtim.
Ama onlarla savaşmayı istemek konusunda haklı.
Savaşmayı sever.
Savaşmayı yönettiğim iddia edildi Kariyerimin lehine silah denetiminin arttırılması için.
Seninle savaşmayı tercih ederim.
Kimse size savaşmayı bırakmanızı söylemiyor.
Joe yerlilerle savaşmayı tercih edermiş.
Savaşmayı istiyor musun?
İmparatorumuzdan savaşmayı öğrenmek ve ileride asker olmak istiyorum.
Bana savaşmayı bırakacağını söyle.