senin vesizin veseninki vesizlerinki ve benimki kontrolümüz dışındaki hayal kırıklıkları vesizin hem
and your
ve seninve sizindasizin deve oya sizinve de
Examples of using
Senin hem
in Turkish and their translations into English
{-}
Colloquial
Ecclesiastic
Ecclesiastic
Computer
Programming
Üniversite için para biriktirdiğiniz banka hesabında hemsenin hem onun ismi var. Sen Virgil Downingi tutmadığın konusunda o kadar ısrar ettiğine göre.
There were two names on her college fund account-- yours and hers-- and since you insist that you did not hire Virgil Downing.
Hemsenin hem de benim bilmediğim… bir şey hakkında konuşmanın anlamı yok.
About what you and I don't know. There ain't no point in us talking.
Hemsenin hem de benim bilmediğim… bir şey hakkında konuşmanın anlamı yok. Dinle bakalım.
There ain't no point in us… talking about what you and I don't know. Now, you listen here.
Senin hem annen hem de en iyi arkadaşın olmamam için bir neden yok.
And your best friend. There's no reason why I can't be your mother.
Dinle, herhangi bir sebepten bizi küçük görürsen bu kamaları hemsenin hem de veledinin boğazına fırlatırım!
Listen… If you defy us in any way I will throw these dirks straight into your throats both yours and your brat's!
Hemsenin hem de benim bilmediğim… bir şey hakkında konuşmanın anlamı yok.
Talking about what you and I don't know. There ain't no point in us.
Bu komik. Baban seni sevmediği için hemsenin hem de köpeğinin adını George koymuş.
This could be funny. Like, your dad didn't like you, so he named you and your dog George.
Hemsenin hem de benim bilmediğim… bir şey hakkında konuşmanın anlamı yok.
There ain't no point in us talking about what you and I don't know.
Düşünüyordum da Saint Petersburga gidersem hemsenin hem de benim için kötü olacak.
Well, I was thinking… if I go back to Saint Petersburg, it is sad for you and for me.
Ama bizim demeye çalıştığımız şey… hemsenin hem de Tonynin gösterimizde sahne almanızı sağlayabiliriz. Evet, bizden başka herkes daha akıllı olabilir, bu doğru.
But what we meant was that Yes, everyone could be smarter, that's true, we could book you and Tony to do a trick on our float.
bu komplo işinden yırtsan bile hemsenin hem de benim başıma bu yüzden ciddi belalar açılabilir.
you can dodge this frame-up thing, you and I could get into a lot of trouble for this.
Çünkü o senin hem kralın, hem de akrabandı, ona sadakat yemini etmiştin.
Kinsman, and you swore loyalty to him. For he was both your lord and your.
Çünkü o senin hem kralın, hem
For he was both your lord and your kinsman,
Hemsenin hem de çocuklar için. Ne kadar çok direnirsen,
Both for you andfor the kids. Well,
Yaptığım iş dünyayı hemsenin hem de Dorothy için… daha güvenli bir yer haline getiriyor.
The work I'm doing will make the world a safer place for you andfor Dorothy.
Hemsenin, hem de bizim için çok tehlikeli.
It's too dangerous for you and us.
Hemsenin, hem herkesin iyiliği için.
It's good for you and for everybody.
Hemseninim, hem de değilim.
I'm yours and I'm not yours..
Ancak burada bizimle hemsen hem de Sunnynin oğlu güvende olacaksınız.
But you will be safe here with us now. Both you and sunny's boy.
Turkce
Български
Deutsch
Ελληνικά
عربى
বাংলা
Český
Dansk
Español
Suomi
Français
עִברִית
हिंदी
Hrvatski
Magyar
Bahasa indonesia
Italiano
日本語
Қазақ
한국어
മലയാളം
मराठी
Bahasa malay
Nederlands
Norsk
Polski
Português
Română
Русский
Slovenský
Slovenski
Српски
Svenska
தமிழ்
తెలుగు
ไทย
Tagalog
Українська
اردو
Tiếng việt
中文