SIPARIŞ ETTIM in English translation

• i ordered

Examples of using Sipariş ettim in Turkish and their translations into English

Tane sipariş ettim. Hey, sana o penis kupalarından 4.
Mmm. Hey, I went ahead and ordered those 4,000 penis mugs for you.

Tane sipariş ettim. Hey, sana o penis kupalarından 4.
Hey, I went ahead and ordered those 4,000 penis mugs for you.

Telefondan sipariş ettim. Verdiğim en iyi karar oydu.
Ordering it by phone. It's the best decision I have ever made.

Kitabını sipariş ettim.
I ordered your book.

Ben sadece bir kahve sipariş ettim, çünkü aç değildim.
I just ordered a coffee, because I was not hungry.

Daha önce de pizza sipariş ettim.
I have ordered a pizza before.

Bir MRI sipariş ettim.
I have ordered an MRI.

Mama senin için daha iyi bir şey sipariş ettim.
But I have ordered something even better for you.

Söyledim ya, yemek sipariş ettim.
I told you, I ordered takeout.

Bin dolarlık kumaş sipariş ettim.
I have ordered $30.000 dollar of the fabric.

Brezilyadan 30 bin dolarlık kumaş sipariş ettim.
I placed an order to Brazil for $30.000 dollar of the fabric.

Master kilit fabrikasından sipariş ettim.
Master Lock Comρany, maίl order.

İyi bir şeyler sipariş ettim demiştin.
Thought you said you ordered something good.

Megafonla bağırarak yemek sipariş ettim.
Placed an order for food by yelling into a box.

Tane daha sipariş ettim.
Got ten more on order.

Ben, şampanya sipariş ettim.
I, uh, took the liberty of ordering champagne.

İnternetten elbise ve peruk sipariş ettim.
And order clothes and wigs online.

Daha fazla portakal sipariş ettim.
I have ordered more oranges.

Bak, onu Calcuttadan kendim sipariş ettim.
Look, I ordered it myself from Calcutta.

Üç hafta önce, mercan bağı şakayıkları ve açık yeşil orkideler sipariş ettim.
Three weeks ago, I was ordering coral charm peonies and chartreuse orchids.