Examples of using Türden bir şey in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Hayır. Kızların katılacağı türden bir şey değil bu.
Konuşmasında bahsedeceği türden bir şey.
O türden bir şey bilmiyorum, Clinker.
Bu düşündüğüm türden bir şey.
Cidden mi?- Senin söyleyeceğin türden bir şey, değil mi?
Telefonla söylenebilecek… türden bir şey değil. Anlat bana.
Arkadaşın Peyton senin sevdiğin türden bir şey olduğunu söyledi.
Net olmalarını sağlayan türden bir şey bu.
Net olmalarını sağlayan türden bir şey bu.
Bu pek öyle pratik yapabileceğin türden bir şey değil, bilirsin.
Türden bir şey değil bu.
İnsanın inancını sarsacak türden bir şey, kesinlikle.
Bu türden bir şey söylemedim.
Kimsenin unutacağı türden bir şey değil.
Bu bildiğim türden bir şey.
Caboya giderken yapılacak türden bir şey değil bu.
İşte bu tam da duymak istemediğim türden bir şey.