TARAFLARA in English translation

parties
parti
ekibi
way
böyle
mümkün
öyle
yolu
taraftan
şekilde
bir yol
imkanı
yöne
şekli
sides
yan
taraf
tarafından
yanında
kenar
yakası
yönünü
entities
varlık
taraf
mevcudiyet
parts
yarı
kısmen
bir parçasi
kısmı
bir parçası
bölüm
rolü
dahil
tarafı
bölümünü
party
parti
ekibi
there
orada
var
burada
şurada
i̇şte
yanında
var mı
içinde
yok
içeride

Examples of using Taraflara in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Yarın, yine bu taraflara gelir misin?
This way tomorrow? Do you think you will be coming?
Bu ölüm cezasıyla yargılama olduğu için taraflara 20 mutlak ret hakkı vereceğiz.
Given this is a death-penalty case, each side has 20 peremptory challenges.
Bu ölüm cezasıyla yargılama olduğu için taraflara 20 mutlak ret hakkı vereceğiz.
Each side has 20 peremptory challenges. Given this is a death-penalty case.
Taraflara teşekkür ederiz.
We thank all the parties.
Ben sadece taraflara, uyuşturucu bir sürü sürmez.
And I do not use so much so drug. Only at parties.
John, seni bu taraflara hangi rüzgar attı?
John, what brings you here?
Kocamı desteklemek için başka taraflara baktım. En başlarda ufak fedakarlıklar yapıp.
And looking the other way to support my husband. I just started making small compromises.
Kocamı desteklemek için başka taraflara baktım. En başlarda ufak fedakarlıklar yapıp.
I just started making small compromises and looking the other way to support my husband.
Kaynaklara göre, Ahtisaarinin gözden geçirilmiş planı taraflara Çarşamba günü verilecek.
According to sources, Ahtisaari's revised plan will be given to the parties on Wednesday.
Asla bu taraflara gelmezsin.
You never come over here.
O halde neden onu bu taraflara attın?
Why you gotta throw them around here, then?
Ve kesinlikle bu arka taraflara bakmıyorum.
And I am definitely not lookin' back here.
Bana söylediği ilgili taraflara; bazı bilgiler, bazı belgeler satma sürecinde olduğuydu.
From what he told me, he was in the process of selling some information to interested parties. Some documents.
Görüldüklerini öğrendik. birkaç gün önce bu taraflara geçerken Frenchy Fairmont ve onun hapishaneden kaçmasına yardım eden Vern Haskelin.
We got word that Frenchy Fairmont… and a man that helped him break jail, Vern Haskell… passed down this way a couple of days ago.
ilgili diğer taraflara düzenli olarak rapor vermesini de tavsiye etti.
UN Security Council and other interested parties.
Bilimsel bir tartışmada farklı taraflara ne kadar ağırlık verileceğini belirlemek, tartışmanın konusu hakkında uzmanlık ve bilgiyi gerektirir.
Determining how much weight to give different sides in a scientific debate requires considerable expertise regarding the matter.
Kamera uygulaması şimdi'' lensler'' destekler, üçüncü taraflara ciltlemeye ve kamera arayüzüne özellikler eklemek izni verir.
Camera app now supports"lenses", which allow third parties to skin and add features to camera interface.
Malları hükümet veya taraflara hukuki iadeye hazırlama amaçlı unvan ve bürokratik işlem araştırmasında yardım ediyoruz.
We are assisting in the research of the titles and paperwork to prepare the property for legal turn over to the government or entities.
Bu arada NATO temsilcileri de Sırbistanı önemli bir ortak nitelendirdiler ve ilişkinin tüm taraflara fayda sağladığını söylediler.
NATO representatives, meanwhile, described Serbia as a key partner and said the relationship brings benefits to all sides.
Elçi toplantıdan sonra yaptığı konuşmada,'' Kosovanın statü sorununa ilişkin çözüm önerimi Sırbistanda yapılacak seçimlerden sonra vakit kaybetmeden taraflara sunmaya karar verdim'' dedi.
I have decided to present my proposal for the settlement of Kosovo's status to the parties without delay after parliamentary elections in Serbia," the envoy said after the meeting.
Results: 96, Time: 0.0497

Taraflara in different Languages

Top dictionary queries

Turkish - English