Examples of using Tedbir in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Gorani, tedbir tasarısının Sırp toplumu için en iyisi olduğunda ısrar ediyor.
Broşürde bir sürü tedbir ve getirmeniz gereken şeyler yazıyordu.
Ama en azından bazılarımızın, tedbir almayı akıl edecek kadar kafası çalışyor.
Söz konusu tedbir bağlayıcı değil ve politika üzerinde gerçek bir etkisi yok.
Sizin tedbir aldığınızı biliyorum, o yüzden ben de tedbir aldım.
Tedbir 11i kaldırıp genel ahlak hapis şartlarına geri döneceğiz.
daha fazla tedbir alamıyorsun.
Ben bunu halledeceğim ama ben halledene kadar fazladan tedbir almamız gerekiyor.
MI5 beni hala izliyor olabilir, tedbir al.
Jason, arkadaşlarının öldürüldüğünü öğrenir tedbir alması gerekmiş olabilir.
Shandongla Fiyakalı döndüğümü bildiklerine göre tedbir almışlardır.
Shandongla Fiyakalı döndüğümü bildiklerine göre tedbir almışlardır.
Shandongla Fiyakalı döndüğümü bildiklerine göre tedbir almışlardır.
Hayır risk yok ama tedbir almak gerekir.
Tedbir, güvenlik.
Fakat biz tedbir almıştık, geliyor musun?
Sadece tedbir için.
Tedbir, bir kelimelik bir yakıştırma.
Ben tedbir olarak getirdim.
Evet. Belki tedbir için birkaç günlüğüne.