Examples of using Yatacak yer in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Korkarım, sizi misafir edecek yerimiz yok… acemilerin anneleri için yatacak yer yok.
Her konuda yalan söylesin diye ona yatacak yer verdim. Okula gitmek, Wal-Mart.
Paul sokaklarda dolaşıp yatacak yer arıyor. Benim yüzümden sen giysisiz dolaştın ve.
Parayı peşin olarak ödüyorlar, hepimiz için yatacak yer de cabası. Yeni şampiyon için her şey feda olsun,
Sanmıyor musun? Paul sokaklarda dolaşıp yatacak yer arıyor. Benim yüzümden sen giysisiz dolaştın ve.
iki kere aynı herif yardıma gitmiş ona iş vermiş, yatacak yer vermiş.
Beyazlara yatacak yer lazım olacak. Amerikan şirketleri Bangalorea akın ettiğinden Emlak.
Taşıma ücreti, yatacak yer ücreti, diyet harcamaları, sohbet ücreti,
Beyazlara yatacak yer lazım olacak. Amerikan şirketleri Bangalorea akın ettiğinden Emlak.
Beyazlara yatacak yer lazım olacak. Amerikan şirketleri Bangalorea akın ettiğinden Emlak.
ne yiyecek, ne de yatacak yer.
Hiçbir şey verilmeyecek, belki kafanıza sıkılacak bir kurşun dışında! Yatacak yer verilmeyecek!
genci ülkeye çekmesine rağmen, bu gençler Sırbistana geldiklerinde çoğu zaman yatacak yer bulamıyorlar.
Yemek ve yatacak yer.
Sadece yatacak yer arıyordum.
Bana yatacak yer lazim.
Bu gece yatacak yer lazım.
Sadece yatacak yer hizmeti değil.
Ayrıca yeterince yatacak yer yok.