Examples of using Zamanki in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Beklemeliyiz. Belki her zamanki doktorunu.
O zamanki Eksarhı bunu yapmadı
Efendimiz her zamanki gibi içiyor.
Hepsi doğruydu, her zamanki gibi. Fiyat doğruydu.
Biz de o her zamanki nakliyat işlerinden zannettik amirim.
Her zamanki gibi savaşı arka saflardan yöneteceğim. Malhar Rao.
Her zamanki masam!
Her zamanki aramalar, ancak ben… Hans gitti mi?
Her zamanki gibi ben kaptım zaten.
Her zamanki aramalar, ancak ben… Hans gitti mi?
Her zamanki ayakkabılarını giy.
Peki. Her zamanki gibi vade uzatma bedelimi hazırladım.
Peki. Her zamanki gibi çok heyecanlı bir konuşmaydı.
Size her zamanki içeceğinizden getirebilir miyim?
Her zamanki gibi her şeyi elime yüzüme bulaştırdım.
Sen her zamanki şoför değilsin.
Ertesi Perşembe, her zamanki.
Her zamanki gibi, 5e 5.
Burada yeniyim ondan dolayı her zamanki müşterileri öğrenmeye çalışıyorum.
Bu ne? Her şey her zamanki gibi ve daha iyi.