REGULAR in Turkish translation

['regjʊlər]
['regjʊlər]
normal
regular
ordinary
natural
usual
just
average
typical
standard
düzenli
regular
tidy
steady
neat
orderly
in order
methodical
organized
periodic
well-ordered
sıradan
ordinary
just
common
regular
average
normal
casual
mundane
simple
random
olağan
usual
of the ordinary
regular
normal
routine
common
mundane
commonplace
extraordinary
sürekli
always
all the time
keep
constantly
continuous
continually
permanent
consistently
repeatedly
perpetual
muntazam
neat
regular
tidy
shipshape
ship-shape
muvazzaf
regulars
staff commissioned
devamlı
continue
keep
go on
on
move on
proceed
carry on
resume
remain
müdavimlerinden
regular
daimi
permanent
constant
perpetual
forever
nizami

Examples of using Regular in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
There's this guy, a regular at our place, Sitki Besnici.
Bizim oranın müdavimlerinden biri, Sıtkı Besnici.
But there's a chance he will get up to series regular.
Ama iyi çıkarsa devamlı oyuncu olma şansı var.
Don't you ever think of punching our regular customer in the cafe!
Hiç kafemizdeki daimi müşterimize yumruk atmayı düşünmedin mi?
I have Cutty regular tables.
Bay Cuttynin her zamanki… masasını hazırlatmıştım.
This is the regular number of tits
İki meme! Nizami sayı bu zaten,
Is it fit for instant duty? Regular company?
Muntazam birlik, acil görev için uygun mu?
The train will be guarded by regular troops. How can he?
Tren muvazzaf birlikler tarafından korunacak. Nasıl?
He's not a regular here, and nobody got his name.
Buranın müdavimlerinden değilmiş bu yüzden kimse adını bilmiyor.
Only one customer tried my food and didn't become a regular.
Yalnızca tek bir kişi yemeğimden tadıp da devamlı müşterim olmadı.
He's a regular choirboy.
Kilise korosunun daimi üyesi oldu.
He wants five. Plus my regular two.
Artı benim her zamanki iki. Beş istiyor.
The train will be guarded by regular troops.
Tren muvazzaf birlikler tarafından korunacak.
A regular chain of evidence. Truly.
Gerçekten. Muntazam bir deliller zinciri.
In democratic, peaceful, regular and fair elections, Macedonia has chosen its president.
Demokratik, barışçıl, nizami ve adil olarak geçen seçimlerde Makedonya cumhurbaşkanını seçmiştir.
It turns out, the horny guy with the weak heart was a club regular.
Bizim kalp hastası azgın moruğun, gece kulübünün müdavimlerinden olduğu ortaya çıktı.
The guys who own the horse are his regular customers. Lance.
UPSteki Lance. Atın sahibi devamlı müşterisiymiş.
He's one of Granny's regular informants.
Büyükannenin daimi kaynaklarından biridir.
He wants 5, plus my regular 2.
Artı benim her zamanki iki. Beş istiyor.
The train will be guarded by regular troops. How?
Tren muvazzaf birlikler tarafından korunacak. Nasıl?
Dignified, serious, confident… a regular captain of industry.
Ciddi… endüstrinin muntazam kaptanı. Ağırbaşlı… kendinden emin.
Results: 3778, Time: 0.0761

Top dictionary queries

English - Turkish