AKILLARI - превод на Български

умовете
akıl
zihin
zeka
zihni
beyni
kafa
dehası
ум
akıl
zihin
zeka
zihni
beyni
kafa
dehası
умове
akıl
zihin
zeka
zihni
beyni
kafa
dehası
разум
akıl
mantık
zihin
sağduyu
zeka
zihni
мисли
düşünüyor
sanıyor
düşünceler
düşünür
düşünce
bence
zihin
mi düşünüyor
мозъчетата

Примери за използване на Akılları на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Sen de kalpleri, akılları ve bu sikilemez canavarların pantolonlarının içindeki cezp etmelisin.
в тези луксозни апартаменти, и да проникнеш в сърцата, умовете и гащите на тези негодни за секс зверове.
Bu gece gerçek kahramanlar için olmalı. Sizin gibiler, geleceği ve akılları şekillendiren.
Тази вечер трябва да е за истинските герои… хора като теб, които оформят умовете и бъдещето.
Elbette ölülerin akılları yok. Ama çok uzun süredir ölen zihinleri hard diske yükseltiyordu.
Мъртвите тела нямат умове, разбира се, но тя събира съзнания от дълго време.
TEDde insanlık sahnenin merkezinde yer alır, ancak bedenleri, akılları ve ruhlarıyla bizi şekillendiren hayvanlar için bir söz hakkı ilave etmek istiyorum.
Човечеството взема централно място в TED, аз, обаче, искам да дам глас на животните, чиито тела, съзнание и дух са ни изградили.
İblis onlara bir dokunduğunda, akılları da parçalanıyor, ondan sonra bir daha asla farkı ayırt edemiyorlar.
Щом демонът ги докосне, те толкова откачат, че не могат да правят разлика вече.
Onlardan seni dinleyecekler vardır. Ama hiç duymayan -sağırlara -üstelik hiç akılları ermiyorsa- sen mi duyuracaksın?
Някои от тях се вслушват в теб, ала нима ти ще накараш глухите да чуят, ако не проумяват?
Şimdiye kadar Kafkaesque denemeleri hastaların bedenleri kötüleşirken akılları yerlerinde duruyor gibiler.
Досега, безличните опити върху телата на пациентите са влошавали състоянието им, докато те остават в съзнание.
RAB onları birçok kez kurtardı, Ama akılları fikirleri başkaldırmaktaydı Ve alçaltıldılar suçları yüzünden.
Много пъти Той ги избавя; Но, понеже намеренията им бяха бунтовнически, Затова се и унищожиха поради беззаконието си.
İçlerinde bir bölük var ki Allah sözünü duyduktan, akılları o sözleri aldıktan sonra da bilebile değiştirirlerdi o sözleri?
част от тях слушаха Словото на Аллах, после го преиначаваха, знаейки, след като го бяха проумели?
çocukların akılları, yürekleri ve vicdanlarıyla sürekli ve dolaysız iletişim içinde olur.
пряк контакт с ума, сърцето и съзнанието на детето.
Aklında bulunsun, meyve ve kuru meyve atıştırmalık değildir.
Имай предвид, че плодовете и сушените плодове не стават за ядене.
Sakın aklından bile geçirme.
Даже не си и помисляй.
Onca zamandır aklımı yitirdiğimi onu psikozlarım sonucu olan bir hayal ürünü sanıyordum.
През цялото време мислех, че губя ума си. Че е плод на въображението ми.
Ama Gilin aklında başka şey vardı.
Но… приятелят й Ричард е имал друго предвид.
Çok akıllıca bir seçim yaptınız, Bay Hopkins.
Много мъдър избор направихте, г-н Хопкинс.
Çok akıllı bir adam, anne,
Много мъдър човек, мамо,
Orada aklından ne geçiyordu?
Какво си мислеше там?
Yanlış: Sadece akıl hastalığı teşhisi konmuş bireyler panik atak nöbeti geçirmektedir.
Мит 4: Само хора, диагностицирани с психично заболяване изпитват пристъпи на паника.
Luka akıllıdır, o bir mühendis.
Лука е умен, инженер.
Ama aklında başka bir şey daha vardı.
Но той е имал нещо друго на ум.
Резултати: 40, Време: 0.092

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български