Примери за използване на Anlattığı на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
sofra hizmetlisinin anlattığı hikâye için ne düşünüyorsunuz?
за историята, разказана от прислужницата?Bildiğim tek şey Vicin bana anlattığı.
Paige bu Mylienin anlattığı herşey.
Anlattığı öykü.
Bir ara annemin anlattığı bir hikâye vardı.
Babanın Musa Qala hakkında sana anlattığı hikâyeyi hatırlıyor musun?
Спомняте ли си историята на татко ти каза за Муса Кала?Tarih galiplerin anlattığı bir hikâyedir.
Историята разказва за победителите.Elizabeth'' in devam filmini çektiğimde, senaristin anlattığı bir hikaye vardı.
Когато направих продължението на"Елизабет", ставаше дума за история, която разказваше писателят.Moniquenin geçmişi ile ilgili bana anlattığı her şey burada.
Това е цялата информация която Моник ми каза, относно миналото й.Hayır, o Samaritanın bir başkasına yardım edişine dair İsanın anlattığı bir hikaye.
Не, тази история я разказва Исус за самарянина който помагал на другите.Bu İsanın Nefiye anlattığı İncil olmalı!
Ama bizi ilgilendiren şey, Philipin sana neler anlattığı.
Но, вижте, повече ни интересува какво ви е казал Филип.Gizli bir yemekle. Bundan geveze hizmetçisi benim uşağıma anlattığı için haberim oldu.
O ve sadık eşi Virginianın bana anlattığı bir hikayeyi hatırlattı.
Ve tıpkı Brasse anlattığı gibi 15 dakika bekliyor.
Казал е на Брас, че Sana ne anlattığı umurumda değil.
Не ме интересува какво ви е казал.Anlattığı şeyler var ya?
Büyükannenin anlattığı canavarlar gibi geliyor.
Kızınızın anlattığı kadar gerçek.
Толкова истинско, колкото твърдеше дъщеря ти.Çocukluğu yatağında annesinin anlattığı İrlanda masalları ve korku hikâyelerini dinlemekle geçti.
Първоначално децата се възпитават вкъщи, където майката им разказва истории и ирландски приказки.
