Примери за използване на Bilirsen на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Sadece ne yapacağını bilirsen takım sana dönecektir.
Gerçeği bilirsen, gerçekle özgür kalırsın.
Знай, че само истината ще те направи свободен".Ne kadar az bilirsen, o kadar iyi.
Най-добре да знаеш малко.Bakacağın yeri bilirsen bulması kolay bir şey.
Стига да знаеш къде MP5in nasıl ayarlanacağını bilirsen, bu çocuklar da seni bilir. .
Bilirsen ne qeder gozlem….
Ех, да знаеше ти, чаровнице.Ne kadar az bilirsen, o kadar iyi.
По-добре е да знаете по-малко.Her ikisini de bilirsen, bir vampir öldürebilirsin.
Ne olduğunu bilirsen… çörek mi kazanıyorsun?
Nasıl çıkaracağını bilirsen ihtiyacın olan her şey Marsta mevcut.
Всичко необходимо за оцеляване на Марс е там, само да знаеш как Resimlerin geri döndüğünü bilirsen mutlu olursun diye düşündüm.
Мисля, че ще се радваш, да разбереш, картините се върнаха.Ama eğer hangi uçakta olduğunu bilirsen onu sadece birkaç düzine yolcu arasından bulabilirsin.
Но знаеш ли на кой самолет е, той е просто един от пасажерите.Bakacağın yeri bilirsen ne kadar çok bilgi elde edebileceğine şaşarsın.
Удивително е колко много информация има, стига да знаеш къде Ne yapman gerektiğini bilirsen daima dikkat çekersin.
Винаги можеш Ne sevdiğimi bilirsen benim zevkime göre yemek pişirebilirsin.
Nereye gideceğini bilirsen burası da öyle.
Така е, стига да знаеш къде Nereye bakacağını bilirsen pek çok şeyi bulabilirsin.
Можеш Teknede bir bomba olduğunu bilirsen ona en önde gitmezsin.''.
Ако знаеш, че на една лодка има бомба, не тичаш пръв към нея.Arayacağın yeri bilirsen var.
Sadece nasıl yapıldığını bilirsen.
Само, ако се знае как е направено.
