Примери за използване на Bir akraba на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Size yardımcı olabilecek-- bir akraba, arkadaş?
normalde, sığınma isteyen kişiyi Üye Devletlerden birinde hazır bulunan başka bir akraba ile bir arada tutacak veya bir araya getireceklerdir.
държавите членки обикновено оставят или събират заедно търсещия убежище с друг роднина, намиращ се на територията на една от държавите членки, при условие че семейните връзки са съществували в страната на произход.Ölmüş bir akrabasının tarifi olduğunu söyledi.
Че това било рецепта от някакъв негов починал роднина.Başka bir akraban var mı?
Имало някаква жена… Твоя приятелка или роднина.Bir akraban olduğunu biliyor muydum?
Знаех ли, че имаш роднини?Veronicanın bir akrabası mısın?
Роднина ли сте на Вероника?Başka bir akrabası yok mu?
Biliyorum, ama bu kişini bir akrabası hatta bir kardeşi olabilir.
Знам, но човека може би е роднина, дори брат или сестра.Tespih böceğinin bir akrabası, burada yemek tabağı büyüklüğünde.
Родственик на мокрицата е с размерите на чиния.Bunun başka bir akrabada da olma şansı nedir?
Какъв е шанса и други роднини да бъдат?Başka bir akrabası var mı?
Има ли някакво друго семейство?Sanki uzak bir akrabam ölmüş gibi.
Чувствам се сякаш е умрял роднина.Uzak bir akrabası olabilir.
Може да са му далечни роднини.Belki savaşta bir akrabası falandır.
Може да е имал семейство във войната.Crohn hastalığına sahip olan her 20 kişiden 3ünün aynı hastalığa sahip bir akrabası var.
От 3 случая с КРК има родственик със същото заболяване.Bu yabancının seninle bir akrabalığı olduğunu nereden bileceğiz?
Как да сме сигурни, че този непознат наистина ти е роднина?Çünkü yakın bir akrabası yoktu. Ve onun için mahkumun yaptıklarını yapan olmamıştı.
Тя му казваше, че няма близки роднини.Başka bir akrabasını bulana kadar burada kalabilir, hangi arkabası olursa.
Може да остане докато открием друг роднина или някакъв Onun yaşayan bir akrabası yok.
Няма живи роднини.
