Примери за използване на Bir imparatorluk на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Atası Cengiz Han at gücünü bir imparatorluk kurmak için kullandı; ama bugün Ulaananın ailesi farklı bir mücadele ile karşı karşıya.
Hindistan, dünyanın en muhteşem imparatorlukların fethetmeye çalıştığı bir diyar olmuştur ve her bir imparatorluk burada kendi izlerini bıraktı.
Garip yaratıklar ile dünya sizi yutmaya, bütün bir imparatorluk kurmak ve goblinler hakim, orklar, sihirbazlar, dev orada gerekir.
zamana meydan okuyan bir imparatorluk kurmaya çalıştığınız, sıra tabanlı bir strateji oyunudur.
Bunun sonucu, ekranda gördüğünüz bölgeleri içeren ve İskender tarafından parçalanana kadar 200 yıl boyunca ayakta kalmış bir imparatorluk.
size zamanın geçişine dayanabilecek bir imparatorluk kurma şansı sunan sıra tabanlı bir strateji oyunudur.
bu yolla gerçek bir imparatorluk yarattık bunu çok ama çok kurnazca yaptık.
dalgalara hükmederek bir imparatorluk kurmuş olan gezgin haydut çetelerini, yani Vikingleri bile korkutmuştur.
tarafından yaratılan Civilization VI, zamana karşı kendini test ederek bir imparatorluk kurmaya çalışacağın, sıra bazlı bir strateji oyunudur.
zamana karşı koymak için bir imparatorluk inşa etmeye çalıştığınız sıra tabanlı bir strateji oyunudur.
yenilmez, gerçek bir imparatorluk oluşturabilirsiniz.
daha sonra bir imparatorluk camisi ve bugün İstanbulda bir müzedir.
Kimse böyle bir felaket istemez ama bir imparatorluk fazla rahat olmamalıdır. Bunu Romalılara sor.
Lisedeki sevgilisiyle evlenip iki çocuk babası olduktan sonra kırk yılını bir imparatorluk inşa etmekle geçirmiş.
Sen gelişme ile, daha sonra da, Travian köy yalan söylemek zorunda kalacakları, bir imparatorluk haline dönecek.
Projemiz, ülkemizin her zaman otokrat bir imparatorluk olduğunu, özgürlük
Sonunda, 1 Mart 1870te yayımlanan bir imparatorluk fermanı ile Bulgar azınlığa kendi kilisesini kurma hakkı verilmiş.
Bir imparatorluk kurmaya çalışmış; fakat Siamı yöneten asiller
ünlü biri olabiliyor ya da bir imparatorluk kurabiliyor ve dünyanın en zenginlerinden biri olabiliyor?
CA: Bu şaşırtıcı, çünkü böyle çalışarak, devasa bir teknoloji imparatorluğunu yönetebiliyorsun-- bu bir imparatorluk-- bu da açık kaynağın gücünün harika bir kanıtı.