Примери за използване на Bir kenara на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bunu bir kenara yaz, unutma.
Canını sıkan şeyi bir kenara atıp, Jacki bulmama yardım ederek teşekkür edebilirsin.
Kitabı bir kenara koydu.
Hayır, bir kenara atılmış, muhtemelen bir kaç saat önce.
Bu düşüncemi bir kenara bırakıp sana döneyim.
Şu saçma kamerayı bir kenara koyup, bana ne düşündüğünü söyler misin!
Bunu bir kenara atacağım.
Kapıyı açmadan önce asidi bir kenara koyacaksın, değil mi?
Bu bir kenara koydum, kendi sorumluluklarım vardı
Resmi hikaye bir kenara, Maana gitmek için çok erkendi.
Bunu bir kenara yazacağım.
Duygularını bir kenara atıp yapılması gerekeni yapmalısın.
Onu bir kenara koyup buraya gelmez misin?
Her şeyi bir kenara atıp çocuğumla partilere gidemem.
İçkiyi bir kenara bırakıp kendimize kalacak bir oda bulalım.
Defteri bir kenara koyup da benimle konuşmak istersin belki.
Ama bunu bir kenara bırakalım.
Buradaki herşeyi bir kenara mı atacaksın?
Değerlerinizi bir kenara bırakın. Çocuğunuzun başı dertte.
Efendimiz, bilinmeyene olan korkusunu bir kenara atıp, kucaklayınız onu.