Примери за използване на Hazin на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Çok hazin ve çok güzel.
Prensesin Hazin Öyküsü.
Hazin ama gerçek.
Ne hazin bir deneyim.
Bu hazin vaziyette Jesper Berg çevreci politikaları için destek buldu.
Medya bu hazin hikâyeyi çok sevdi.
Hazin ama zekice.
Karşılıksız aşk kadar hazin birşey var mı?
Ne hazin bir dünyada yaşıyoruz!
Bu hazin, baba.
Hazin bir şeyler oluyor.
Bu çok hazin!
Dimitri Hazin.
Evet, ama başıma gelen o hazin duştan sonra.
Çok hazin.
Küçükken, annem bize Hz. İsanın hazin öyküsünü, bizler için nasıI çarmıha gerildiğini öğretirdi.
Bu hazin sona, derin yaşam izleri uygun olmazdı.
En büyük hazine Bay Land,
Blake, gizli hazine bulma umuduyla dünyada gemi enkazları arayıp durdu.
Bunu Amerikan Hazine Bakanlığı da açıkladı.