Примери за използване на Kabul etmek на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Kabul etmek zorundayım.
Sonunda kızgın olduğunu kabul etmek zorunda kaldı.
Eğer teklifi kabul etmek istiyorsan onu sen aramak zorundasın.
Bunu bir şekilde kabul etmek lazım.
Nedenini anlıyoruz kabul etmek zor olmalı.
Nihayet kullanım koşullarını kabul etmek ve 9 Dragons Online kayıt işlemi tamamlanacaktır.
Kabul etmek gerekir ki bu iş müthiş teknolojik ustalık içeriyor.
Evvela yanıldığımı kabul etmek istememem kadar açık olmadığı sürece.
Teklifi kabul etmek veya reddetmek için yirmi saniyen var.
Finlilerin bu teklifini kabul etmek Almanyanın da işine yarayacak gibi görünüyor.
Kasaba olarak muhtemelen bunu kimin yaptığını asla öğrenemeyeceğimiz gerçeğini kabul etmek zorundayız.
onun yetişkinliğini kabul etmek zorunda.
Kabul etmek zorundasın ki hayallerimizdeki seneryo değildi.
Kabul etmek zorundasın, o biraz uçuk biri.
Az önce duyduklarımız gerçeği kabul etmek istemeyen kişilerin sayıklamalarıydı.
Kabul etmek zorundayız, çok para ziyan ediyoruz.
Kabul etmek gerekir ki bizde hata yaptık.
Kabul etmek zorundasın bu gece anlamayacağın bir çok şey var.
Ne kadar üzülsek de bunu kabul etmek zorundayız.
Epey uzun süre kalacak. Bu da anlaşmanın parçası. Kabul etmek zorunda.