Примери за използване на Okudu на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Cinayet gecesi, hizmetlim saat 11e kadar bana kitap okudu.
Veritası okudu yani.
Daha sonra ABDde okudu evlendi ve Winslow Üniversitesinde edebiyat profesörü oldu.
Onlara Kuran-ı Kerimden Kuvvirat, Alâ ve Fecr surelerini okudu.
yapılmalı ne düşünüyor; ne okudu.
Sıcak sütümüzü içtik, çizgi film izledik. Sonra da anne size güzel bir hikâye okudu.
Itibaren, o teoloji, matematik ve fizik okudu Göttingen Üniversitesinde.
Ve resmi olmayan haberler okudu.
Alex kitabımı okudu ve birkaç ay önce bana yazmaya başladı.
Yalede okudu, Berkeleyde öğretmendi.
Hangimiz Kuran ı anlayarak kaç kez okudu?
Onların arkadaşı mektubu okudu.
Sanki aklımı okudu.
Ben onun düsüncelerini o da benimkini okudu.
Fizikte çok Bohr öncesinde sınıf onları hata bulma metinler okudu.
Eve Bayan Caswellle okudu.
Tam 8. sınıfa kadar okudu. 8. sınıf.
Kadınlar erkeklerden fazla okudu.
Iki ay müddetle kitabı üç kere okudu.
Konuşmalarının ardından çocuklar, ilahi e şiirler okudu.