Примери за използване на Posta на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Son posta hakkında.
Posta geldi ve sana Chicagodan bir mektup var. Daha geçen hafta testlere gitmiştin.
Posta dağıtıImaz.
Otoparkları ve posta kutularını işaretlemiş olabilir.
Doğru mu bu Posta Şefi Hawkins?
Bak, benim için posta var mı yok mu?
Arnold Posta Merkezinde çalışıyor.
Dünyanın her yerinde insanlar posta kutularının önünde dikilir… içinde ne olduğunu merak eder.
Kosovada Posta ve Telekomunikasyon Sirketi Genel Muduru, sirket fonlarini kotuye kullanmakla suclaniyor.
Demin sizin evdeydim ve posta geldi Phil de mektuplara bakıyordu.
Posta pulu, İspanyol pesetası damgalı mı?
Posta damgalarına bakılırsa mektuplar birkaç haftalık bir süreçte yazılmış.
Bogdan morphoff, demiryollari, posta ve telgraf isleri eski bakani;
Eğer kaybetsek ve posta pfisi dağılsa bile.
Autumn Dunbar Amerika Posta Servisinde veznedar olarak çalışıyordu.
Birleşik Devletlerde posta ile ölüm tehdidi yollamak ağır bir suçtur.
Korede posta biraz yavaş sanıyorum.
Söylesene posta servisi burada nasıl çalışıyor?
Posta, Vivienın binasından saat 18:00de alınmış.
Dün posta bölümüne uğradım, ve bizim çocuklar şu Flash mektubuna gülüyorlardı.